Anakronik İnsan

Anakronik İnsan
  • 4
    0
    0
    0
  • İnsan, Tanrı’nın evren üzerinde yarattığı en soylu ve şerefli varlıktır. İnsanoğlu Tanrı tarafından bilgi ve ilimlerle donatıldı. İnsanoğlu bu bilgi sayesinde yeni yeni ilimler icat etti. İşte tam burada insanoğlu değişim yaşadı. Bu değişimin adı yalan oldu. Bu yalan ise tarih ve olayı yanlış şekilde aksetmeye başladı. Bu kelimeye insanoğlu “anakronik” dedi. Anakronik kelimesinin anlamı şöyle ;

    Anakronizm kişi, nesne veya olayların kendi gerçek zaman ve mekânlarından kopartılıp farklı bir çerçeveye oturtulması olarak değerlendirilmektedir. Anakronizm; edebiyatta kasıtlı olarak abartı, propaganda, komedi veya şok amacıyla da kullanılabilir. Bir yazar, sanatçı veya icracı; teknoloji, terminoloji ve dil; gelenek ve tutumlar ve hatta farklı tarihsel dönemler arasındaki moda farklılıklarının farkında olmadığında kasıtsız anakronizmler meydana gelebilir. Ünlü Yusuf hikâyesi'nde Mısırlı tüccarlar tarafından bulunarak kuyudan çıkarılan Yusuf, Mısır'a götürülür ve birkaç dirheme asillere satılır. Oysa dirhem, Yunanca kökenli Drahmiden türetilen ve İslam'ın çıkış yıllarında da Sasaniler tarafından kullanılan bir para birimdir. Yusuf Dönemi’nde Mısır’da resmî olarak kullanılan bir para birimi yoktur. 

    Yunancadaki "karşısında" anlamına gelen ανά ile "zaman" anlamına gelen χρόνος kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulan kavram, Türkçeye Fransızca anachronisme sözcüğünden geçmiştir.

    Köşe yazarı Emre Aköz, herhangi bir şeyin, kasıtlı veya kasıtsız olarak, başka bir tarihe taşınması demek olan ve bilgi hatalarından çok, dönemler arasındaki zıplamalar anlamına gelen Yunanca kökenli "Anakronizm" sözcüğüne Türkçe bir karşılık bulabilmek için okuyucuları arasında bir soruşturma başlattı, bu arada kendisi de zaman-bozum sözcüğünü önerdi.

    Bu yanlış anlatım yüzünden insanlar tarihin yanlış olay akışına inanmaktadır. Hatta bunun yüzünden tarih bilimi yanlış anlaşılmalar oluyor. Bu yanlış anlama yüzünden gerçeklerin görmekte zorlanmaya başlıyoruz. Maalesef araştırmayan toplumlarda görülen sorunlardan birisi de tarih ve olayları yanlış nakletme vardır. Hatta insanlar bu karmaşa yüzünden olayı gerçekçi bakmıyor. Gerçekçi bakmadığından dolayı tarihi olayı tam manasıyla anlamıyor. Mesela örnek vermek gerekirse ;

    “X tarihindeki olay ve zamanı Y tarihine göre olayı ve zamanı farklı anlatmaya benzer. Mesela Fransız İhtilalinin olayını ve zamanını farklı olaylar ve zaman dilimlerine insanlara aksetmektir. Bu insanların olay ve zamanı yanlış anlamasına sebep olur. Hatta insanlar farkına varmadan inanır. Yakın zamandan örnek vermeye kalırsa Milan’ın en son şampiyonlar ligi kupasını aldığında 2006-07 yılında söylemek yerine 2019-20 yılında söylersen insanları yanıltırsın.”

    Anakronik olan tarih ya da zaman manipüle edilen insanlardan dolayı yozlaşmaya başlar. İşte bu getiri cahil insanlar yüzünden hemen inanılır. Okumayan ve sorgulamayan insanların hatası burada başlamaktadır. Eğer bir tarihi iyi öğrenmek istiyorsan bilginin doğruluğuna ve ana kökenine bakacaksın. Sana tarihi yanlış anlatan aydın kesim olacaktır. Buna gerçekten inanırsan tarih ve olayları yanlış anlarsın. Meğer kullandığı metaryeller başka tarihçinin bilgilerinden çalıntıysa o zaman yanlış bilgiyle insanlara yalan yanlış anlatırsın. Bazı insanlar sen farkına varmadan tarihi manipüle eder. Manipüle edilen tarihe inanır ve o inançla yoluna devam edersin. Kendini aydın ve hoca sanan insanlar tarafından kandırılan cahil topluluk artık her şeyi yalan yanlış anlamaya başlar. Hatta kitle medya araçları sayesinde aradığın olayı ve tarihi gerçekçiliğini manipüle eden insanlar vardır. Bu insanlar üretilmemiş aracın tarihin ve olayı açıklar. Üretilmeyen araç o tarihte üretilmediyse o zaman insanlar biraz zihninde sorgulaması gerekir. Çünkü insanlara yalan yanlış bilgiler aktaran belli kitleler vardır. Bu da tarih ve olayların akışını bozmaktadır. Toplum ne kadar cahilse anakronik insanlar daha çok var olur. Tarihi yanlış insanların elinde olduğu sürece hep yalandan paragraflar uydurularak insanlara farklı anlatır. Burada sorgulayan az insan topluluğu sürü psikolojisi uymamaya çalışır. Sürü psikolojisine uyan insanlar kendilerini anakronik insan olarak göremez. Anakronik insanın bilindik özellikleri şu ;

    Tarihin akışını yalan yanlış yöne çeker.

    Herkesten öğrendiği tarihin olaylarını ve zamanı farklı yöne çeker.

    Sürü psikolojisinin normlarına göre hareket eder

    İnsanlardan gelen bilgileri kendince doğru sanar

    Doğru sandığı bilgiler bazısı yanlış olduğunu bilmez

    Olay ve zamanı manipüle ederken topluma anlatır

    Evet insanoğlu kaderi boyunca doğruyu ararken yanlış zamana denk gelip olay ve zamanı yanlış anlama yoluna gidiyor. Araştırmadığı olaydan basitten bilgi sahibi oluyor. Bu da öğrenmede zaman kaybına sebep oluyor. Sadece gördüğüne ve duyduğuna inanan insanlar yüzünden göz göre göre gerçeklerden uzak olan toplum var. İşte yaratılan anakronik insan potresinde bunu yaşıyoruz. Zamanla insanoğlu kendi doğrusunun yanlış olduğuna sonradan fark ediyor. Geçen zamanın sadece kayıp olduğunu görünce hatalı düşünceye sahip olduğunu fark etmekten çare olmadığını görüyor. Artık anakronikleşen tarih bilgisiyle her şeyi bildiğini sanması başlı başına aptallıktır. Geçmişin hatalarını günümüzde kullanmak sadece tarihi ve olayı yanlış anlayan insanlarda görülen hastalıktır. Cehalet hastalığında anakronik insan olmak daha kolaydır. Bilindik yalanlara çok çabuk kanılır. Hatta yazılan olayın gerçek ya da yalan olduğunu ayırt etmez. Toplum içinde böyle anakronik şekilde yaşayan insanlar yaşar. Sana doğru ve akıcı şekilde tarih ve olayı anlatmaya çalıştığında yine bilinen yalan olan zamana inanır. Çünkü ona öğretilen tarih tek ve dürüst olarak algılar. İşte hatası burada çıkar onun .  Gerçeklerle yüzleşmek her insan için acı verici hal aldığı gibi anakronik insan aynı durum geçerlidir. Anakronik insana göre tarih ve zaman tv’de gösterilen tarihi dizilerden ibarettir. Bu ibaretlik sadece algının yanılmasıdır. İnsanın ne kadar algısı yanılırsa o kadar yanlış anlaması yükselir. Yanlış algılanan düşünce ya da olay her zaman insanlar tarafından manipüle edilmeye mahkumdur. Yanlış bilgiden etkilenen insanoğlu en büyük hatası bu bilgiyi doğru sanar. Fakat doğruyu aramak ise bir adım ötedir. Sana doğruyu anlatan bilge tarihçilerin kalemine ve belgelerine bakarak bulabilirsin. Anakronikleşen tarihin realitesini sadece yanlış anlayan insanlar anlar. Bu anlamda insanların kaybı büyük olur ve de yanlış bağlamlarla yaşanmaya başlar. Bağlamların yanlışlarla dolu olması öğrenmeyi ve düşünmeyi manipüle eder. Gerçeği bulmak ise samanlıkta iğne armaya benzer. Tarihi olayları zaman ve mekan kavramlarından kopartılarak anlatılırsa çoğu insan anakronikleşir. Cahil insanları kandırmak için olayları manipületif anlatma yeterlidir. Her insan biraz cahillik kapar ve de yanlışlardan doğru bulması zaman alır. Tarihi yalanlarla doldurup insanlara yanlış zamanı aşılayıp kendini bilge görünümlü cahillerden dolayı insanlar istisna durumlara maruz kalınıyor. Cahil bilgeler yüzünden gerçeği öğrenmek her zaman sancılı süreç yaşar. Birçok yazar anakronikleşen insanlara kitaplarında yer vermiştir ;

    “Geçmişte olan bir olayı bugünün koşulları ile değerlendirme hatasına anakronizm deniliyor.”

    Beyhan Budak

    Senin Suçun Değil, Beyhan Budak

    İnkilâp

    “O sıra sanırım hiçbirimiz Zaman Makinesi'ne inanma mıştık. Doğrusunu isterseniz, Zaman Gezgini hani şu sözü ne inanılamayacak kadar zeki adamlardandı: Onu bütün yönleriyle görebildiğiniz kanısına bir türlü varamazdınız; görünürdeki açık yürekliliğinin gerisinde hep kurnazca bir temkinlilikten, pusuya yatmış bir şeytanlıktan kuşkulanırdınız. Makinenin maketini gösteren ve konuyu Zaman Gezgini'nin sözleriyle açıklayan Filby olsa, ondan bu kadar kuşkulanmayabilirdik. Onun ortaya attığı gerekçeleri kavrayabilirdik: Çünkü Filby'yi bir domuz kasabı bile anlayabilir. Oysa Zaman Gezgini eseni yapan biriydi, o nedenle ona güvenmiyorduk. Onun kadar zeki olmayan birine şan şöhret getirecek işler onun elinde birer hile gibi görünüyordu. Her işi kolayca yapıvermek hatadır. Onu ciddiye alan ciddi insanlar onun ne zaman ne yapacağından hiçbir zaman emin olamıyorlardı: öyle ya da böyle, doğru karar verme konusundaki ünlerine güvenmenin ona gelince ha vaya kılıç sallamaktan farksız olacağının ayırdındaydılar. O yüzden olacak ki, akla getirdiği garip olasılıkların, ilk bakışta inandırıcı olsa da uygulamada inanılması olanaksız olu şunun, düşündürdüğü anakronizm olasılıkları ve yol açtığı kafa karışıklığının hiç kuşkusuz çoğumuzun zihninde dolanıp durmasına karşın, sanırım hiçbirimiz o perşembeden bir sonraki perşembeye kadar zaman yolculuğu konusunda pek fazla konuşmadık. Benim kafam ise özellikle makette bir hile olup olmadığına takılmıştı. Cuma günü Linnaean Derneği'nde karşılaştığım Hekim'le bunu tartıştığımı anım sıyorum. Tübingen'de de benzer bir şey gördüğünü söylü yor ve öncelikle mumun sönmesinden kuşkulanıyordu. Ama hilenin nasıl yapıldığına bir açıklama getiremiyordu.”

    H. G. Wells

    Zaman Makinesi, H. G. Wells ,Sayfa 13

    “Temel fikir, her şeyi kısa tutmak, kimsenin dikkatini dağıtmamak, onun yerine varyeteyle, yeniliklerle, hareketle durmadan tahrik etmektir... Hiçbir konsepte, hiçbir karaktere ve hiçbir probleme birkaç saniyeden daha fazla dikkat ayırmanız gerekmez.

    Bir haber programının denetlemenin koşulları, en iyi haberin bir lokmalık olması, karmaşıklıktan muhakkak kaçınılması, nüansların atlanması, tek tek özelliklerin sıralanmasının basit mesaj iletmeyi zorlaştırması, düşüncenin yerini görsel uyarıcılığın alması, doğru sözlülüğün bir anakronizm olmasıdır.”

    Neil Postman

    Televizyon Öldüren Eğlence, Neil Postman ,Sayfa 133

    “lki yüzyıldır bir "anakronizm"in utancı içindeyiz, sözümona bir anakronizm. Bu 'çağdışı' ithamı, ithamların en alçakçası ve en abesi. Haykıramadık ki, aynı çağda muhtelif çağlar vardır. Çağdaşlık, neden Hıristiyan ve kapitalist Batı'nın abeslerine perestiş olsun? Fani ve mahalli abesler. Bu, kendi derisinden çıkmak, kendi tarihine ihanet etmek ve köleliğe peşin peşin razı olmak değil midir?”

    Cemil Meriç

    Umrandan Uygarlığa, Cemil Meriç ,Sayfa 25 - İletişim Yayınları

    “Geçmiş bir zamanı anlamak için bize belki ilmimizden ziyade cehlimiz (bilgisizliğimiz) yardım edebilir. Zira belki bilgiden ziyade bilgisizliğin verdiği bir sadelik lazım gelir. Eski zaman adamlarının muasırları olabilmek için devirleri hakkındaki cehlimiz kadar devrimiz hakkındaki bilgimizden kurtulmalıyız. Asıl zorluk belki öğrenilmesi lazım gelen şeylerin değil, unutulması gereken şeylerin çokluğundan gelir.”

    Abdülhak Şinasi Hisar

    Boğaziçi Mehtapları, Abdülhak Şinasi Hisar , Sayfa 17

    Her yazara göre anakronizm farklı farklı şekilde anlatılmıştır. Buradan anlayacağımız şudur ;

    “İnsanoğlu tarih ve olay kavramından manipüle edilerek farklı zaman dilimlerinde olayları yanlış anlatılmaktan öteye gitmektir.” Bugün kaç insan tarihi gerçekçi sorgulamayı düşünmektedir. Burada bizlere düşen görev tarihi iyi şekilde anlayıp düzgünce anlatmaktır. Anakronik insan topluluğunu yaratmamız gerekir. Yani hatalı düşüncelerin fikirlerine yol verilmemesi gerekir.

     

    Kaynakça :

    https://tr.wikipedia.org/wiki/Anakronizm
    https://1000kitap.com/gonderi/173280187
    https://1000kitap.com/gonderi/169193667
    https://1000kitap.com/gonderi/149487269
    https://1000kitap.com/gonderi/140077478
    https://1000kitap.com/gonderi/130087902

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.