Dostoyevski'nin Çevirmen Olduğunu Biliyor Muydunuz?

Dostoyevski'nin Çevirmen Olduğunu Biliyor Muydunuz?
  • 5
    0
    0
    0
  • Tarihe göre Dostoyevski’nin edebi başlangıcı 1846 yılının başlarında Petersburg Koleksiyonu’nun bir parçası olarak yayımlanan İnsancıklar romanı olarak kabul ediliyor. Fakat tarihin her an güncellenebilen ve bu zamana kadar bildiklerimiz konusunda da hepimizi haksız çıkartabilen büyülü yapısı bir kez daha kendini gösteriyor ve bu bilginin aslında doğru olmadığını öğrenmiş oluyoruz. 

    1844 yılında büyük yazar Honoré de Balzac’ın Eugenie Grandet romanının ilk Rusça çevirisi Repertuar i panteon(Panteonlardan seçkiler) dergisinde yayımlandı. Aslına bakılırsa çeviri anonimdi. Çevirmen, kendi adının paylaşılmasını istememişti. Aradan yıllar geçtikten sonra Dostoyevski’nin, kendisi gibi yazar olan kardeşi Mihail Dostoyevski ile olan mektuplarında bu anonim kimliğin Dostoyevski olduğu ortaya çıktı. Bu mektupların içindeki Balzac çevirisi kısmının gerçekliği ise Dostoyevski’nin mühendislik okulundan yakın arkadaşı olan Dmitri Grigoroviç tarafından da doğrulandı. 
     
    1840’ların başlarından itibaren Dostoyevski, Balzac’ın büyük bir hayranıydı. Onu okumaktan, onun yazılarıyla haşır neşir olmaktan mutluluk duyuyordu. Bu heyecanı nedeniyle de romanın Fransızca yayın tarihine dikkat etmeden çevirmeye başladı. Eugenie Grandet ilk bölümlerinin Fransa’da bölüm bölüm dergide yayımlanmasının ardından ilk olarak 1834 yılında bütün olarak basıldı. Ancak Balzac, yaşamı boyunca Eugenie Grandet üzerinde sürekli değişiklikler yaptı ve bu nedenle aslında kitap 1834 yılındaki baskısının ardından, 1835, 1839 ve 1843 yıllarında güncel olarak tekrar basıldı. Dolayısıyla her yeni baskı kitabın bir önceki hâlinden farklı oluyordu. Yeni cümleler ekleniyor, bazı cümleler yazar tarafından çıkartılıyordu. Hâliyle de Dostoyevski’nin çevirirken ana metin olarak kullandığı 1834 baskısı ile son baskı olan 1843 baskısı arasında çok fark vardı. 

    O dönemin edebiyat eleştirmenleri Balzac çevirisindeki bariz hataya herhangi bir şekilde tepki göstermedi. Dostoyevski bunun nedenini fark ettiği için mi adını anonimleştirdi yoksa altında başka sebepler mi yatıyordu bilemeyiz. Ancak aynı eleştirmenler, Dostoyevski’nin İnsancıklar romanı yayımlandıktan sonra ‘’ortaya çıkan yeni Gogol’’ başlıklı yazılar yazdıktan sonra ve Dostoyevski edebiyat çevrelerince iyice duyulduktan sonra kendi ağzından edebiyata başlangıcını İnsancıklar olarak kabul etmiş, çevirmen kimliğinden (kardeşi dışında) kimseye bahsetmemiştir. 
     
    Eugenie Grandet’nin Rusya’daki popülaritesi 1881 yılında Dostoyevski’nin ölümü ardından kardeşi ile olan mektuplar edebiyat tarihçileri tarafından incelenmesiyle hiç olmadığı kadar arttı. Birkaç yıl sonra Dostoyevski çevirisi(güncel metinden uzak olmasına rağmen) İyi Edebiyat dergisinde yeniden yayımlandı. Durumun farkında olan bazı çevirmenler, edebiyat çevrelerinin de genel isteğiyle (Balzac’a ve Dostoyevski’ye duyulan saygıdan ötürü) Dostoyevski metninde küçük değişiklikler yapıp, o çeviriyi güncel metindeki hâline benzettiler. 
     
    Sovyetler Birliği döneminde Dostoyevski uzmanı olarak tanınan Leonid Grossman, Dostoyevski’nin çevirisini tekrardan inceledi ve 1935 yılında Dostoyevski çevirisi tekrardan yayımlandı. Çevirinin önsözünde ise şunlar yazılıydı;

    ‘’Her şeyden önce Dostoyevski’nin hikâyenin ilk baskısına başvurmasından ve dolayısıyla son baskı ile arasında çok farklar bulunmasından dolayı bu farkları kapatmak için tüm boşlukları doldurmayı ve çalışmayı güncel hâline getirmeyi kendimize bir misyon olarak belirledik. Dostoyevski’nin metinde yaptığı hataları ve eksikleri düzeltirken, aynı zamanda Balzac’ın da yaptığı tüm değişikliklere sadık kaldık’’

    Grossman, Dostoyevski’nin yararlandığı metindeki gibi Eugenie Grandet’yi bölümlere ayırmaya karar verirken, diğer yandan üslup ve bazı eksiklikleri düzenlemeye sürekli devam etti. 2007 yılında Petersburg kökenli Azbuka Klassika Yayınevi Grossman’ın değişikliklerini üzerinde hiç oynama yapmadan yeniden bastı. Artık her ne kadar %100 bir Dostoyevski çevirisi olmasa da, Dostoyevski’nin izlerini taşıyan bu baskı hâlâ daha kitapçılarda bulunmaktadır. 

    Önemli Not:
    Dostoyevski Eugenie Grandet’yi 22 yaşında çevirmeye başlamıştı ve bu metnin salt Dostoyevski versiyonu aslında Dostoyevski’nin büyük bir yazar olacağının sinyalini de veriyor. Çünkü -bu her ne kadar çeviride büyük bir hata olarak kabul edilse de- Dostoyevski bazı cümleleri olduğu gibi aktarmak yerine, kendi düşüncesine göre uyarlayarak yazdı. İlginç olarak bu cümleler, Balzac’ın orijinal metnindeki cümlelerden daha anlaşılır ve daha konuyu özetleyen cümleler olmuştur. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.