Bir Anti Kahraman Hikayesinin En Gerçekçi Örneği: Fleabag Dizisinden 15 Replik

Bir Anti Kahraman Hikayesinin En Gerçekçi Örneği: Fleabag Dizisinden 15 Replik
  • 20
    0
    0
    1
  • İlk bölümü 2016 yılında BBC’de yayınlanan absürt dizi Fleabag, Phoebe Waller-Bridge’in tek kişilik tiyatro oyunundan televizyona uyarlanan mizahi bir yapım. Dizinin hem senaristliğini hem yönetmenliğini hem de başrolünü üstlenen başarılı oyuncu, aynı anda pek çok farklı yeteneğini bu proje ile sergiliyor.

    Dizi; Londra gibi büyük bir şehirde kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan zeki ve de fazlasıyla eğlenceli bir kadının ilginç öyküsünü anlatıyor. Aslında başlarda ukala bulduğumuz bu eğlenceli kadının bir süre sonra kocaman gülümsemesinin arkasına sakladığı hüzünlü bakışları fark ediyoruz. Çünkü kısa aralıklarla hem annesini hem de en yakın arkadaşını kaybediyor. Hepimiz gibi gerçek acılar çekerek gerçek duygu geçişlerinin içerisinde buluyor kendisini. Kalbinde oluşan boşluğu farklı farklı adamlarla doldurma isteği de tamamen bu yüzden… 

    Genç kadın; oldukça otoriter bir kız kardeş, dominant bir üvey anne ve etrafında ne olup bittiğini asla anlayamayan bir babayla baş etmek zorunda kalırken; toplumun kendisinden beklediği davranışların tam tersini yaparak adeta herkesle dalga geçiyor. Bütün o yalnızlık girdabında ancak bu şekilde var olabildiğini görüyoruz. Hiçbir şeyden utanmıyor ve hiç kimse karşısında başını öne eğmiyor. Özgürlüğünden aldığı motivasyonla besliyor özgüvenini. Her ne yaşanırsa yaşansın o bir şekilde gülmeyi beceriyor. Aşkla tanıştığında ise yine karakterinden ödün vermeden oldukça cesur ve cüretkâr tavırlar sergiliyor. Zaman zaman dördüncü duvarı yıkıp izleyici ile yaptığı konuşmalar ve kameraya attığı bakışlar sayesinde de tatlı bir harmoni yarattığını söyleyebiliriz.

    Toplamda 2 sezondan oluşup 2019 yılında yayın hayatına veda eden bu aykırı dizi, 71. Emmy Ödülleri’nde 6 adet Emmy ödülüne layık görülerek büyük bir başarıya imza attı. Hala daha sadık izleyici kitlesi tarafından büyük bir keyifle izlenmeye de devam ediyor.

     

    Şimdi repliklere geçebiliriz…

     

    1)

    + Seni Seviyorum.

    - Geçecek.

     

    2) Herkes hata yapar, bu yüzden kalemlerin arkasına silgi koyuyorlar.

     

    3) Kadınlar içlerinde acı ile doğuyor. Fiziksel kaderimiz bu. Regl sancıları, ağrıyan memeler, doğum. Onu hayatımız boyunca içimizde taşıyoruz. Erkekler böyle değil. Onların arayıp bulmaları gerekiyor. 

     

    4) Belki de mutluluk neye inandığından çok kime inandığındır.

     

    5) Beni iyimser biri yapmaya çalışma. Hayatımı mahvedeceksin.

     

    6)

    + Ona olan tüm bu sevgimi nereye koyacağımı bilmiyorum. 

    - Bana ver.

     

    7) Yalnız olmak için tek başına olmak gerekmiyor.

     

    8) Sen sevmeyi hepimizden daha iyi biliyorsun. Bu yüzden her şey bu kadar acı veriyor.

     

    9) Tutsağı olduğumuz halde kaçınmak zorunda hissettiğimiz zaafiyet çukurlarımız bir tilki gibidir. Ne zaman ufak bir haz alsan bir anda beliriverir ve iki gram keyif bırakmaz. İnanç aşkı gasp eder, tutkular iradeye esir olur.

     

    10)

    + Mezarlıkta koşuya çıkman hiç uygun değil. 

    - Neden? 

    + Yaşamanın havasını atıyorsun.

     

    11) Giyebildiğim ya da yiyebildiğim sürece mutluyum. 

     

    12) Ya herkes az da olsa böyle hissetmesine rağmen bu durumu hiç konuşmuyor ya da ben tamamen yalnızım.

     

    13) Ben kötü biri değilim sadece kötü bir kişiliğim var.

     

    14) Aşk berbattır. Acı vericidir. Korkutucudur. Kendinden şüphe ettirir, kendini yargılatır. Hayatındaki insanlardan uzaklaştırır. Seni bencil yapar. Ürkünç yapar. Kafayı saçına takarsın. Seni zalim yapar. Asla yapacağını düşünmediğin şeyleri yaptırır. Hepimiz onu isteriz, elde edince de hayat cehenneme döner.

     

    15) Beni kendinden nefret ettirme. Seni sevmek yeterince acı veriyor zaten.

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.