Apocalypse Now Filminin Çekim Süreci

Apocalypse Now Filminin Çekim Süreci
  • 0
    0
    0
    0
  • Yaşayan en iyi yönetmenlerden birisi olan Francis Ford Coppola'nın 1979 yılında Cannes Film Festivali'nde Apocalypse Now için yaptığı konuşmayı aktardıktan sonra, filmin yapılış belgeseli olan Hearts of Darkness: A Filmmaker's Apocalypse belgeselinde anlatılan set ortamından bahsedeceğim.

    Filmim bir sinema filmi değil, filmim Vietnam ile ilgili değil, Vietnam'ın ta kendisi. Gerçekten böyleydi, çılgıncaydı. Film yapma şeklimiz, biz Amerikalıların Vietnam'da bulunma şekline benziyordu. Ormandaydık. Çok kalabalıktık. Elimizin altında çok para vardı, çok da ekipman ve yavaş yavaş delirdik.

    1939'da Orson Welles ilk film olarak Hearts of Darkness romanının filmini yapmak istemiştir. Planlar yapılır, setler tasarlanır, fakat yapımcı stüdyo projenin bütçeyi aşacağını düşündüğü için geri çekilir. Orson Welles bu olaydan sonra pek çok eleştirmen tarafından sinema tarihinin en iyi eseri olarak adlandırılan Citizen Kane filmini çeker.

    Coppola 1969'da Hollywood sisteminin dışında film yapmayı amaçlayan American Zoetrope şirketini kurar ve ilk proje olarak Apocalypse Now filmini seçer. Hearts of Darkness'ın gevşek bir uyarlamasını çekmek istiyor, yönetmen olarak arkadaşı George Lucas'ı düşünüyordu. Süreç devam ederken, Warner Brothers, kimsenin Vietnam ile ilgili bir film istemediğini ve tehlikeli olabileceğini düşündüğü için projeden geri çekilir. Kapı kapı stüdyo dolaşmalarına rağmen kimse sıcak bakmaz ve proje rafa kaldırılır. Bu süreç sonrası Coppola, The Godfather'ın 1 ve 2. bölümünü yönetmiştir. Yönetmen'in aklında, bu filmler sonrası kazandığı şöhret, ödüller ve milyon dolarların arasından sıyrılan bir fikir vardır, Apocalypse Now.

    Şubat 1976'da filmi çekmek için kollar yeniden sıvanır. Filmi, arazi yapısı Vietnam'a benzediği için Filipinler'de çekmeye karar verirler. ABD ordusundan destek alamadıkları için, hem Filipin Hükümeti hem de Filipin Ordusu ile binlerce dolarlık anlaşmalar yapılır. Ordu, Filipinler'in güneyindeki Komünist isyanları bastırmak için kullandığı helikopter filosu müsait olduğunda, helikopterleri, Coppola'nın emrine, sete gönderecekti.

    Çekim günleri gelmişti ve ordu helikopterleri tahsis etmişti. Sette gün boyu Filipin Hava Kuvvetleri Komutanı bulunuyordu. Fakat bir çekincesi vardı. İsyancıların sette kullanılan helikopterlere saldırı yapması ihtimalinden endişeleniyordu. Bazı günler çekim esnasında bir telsizden haber geliyor ve kullanılan helikopterler aniden çekimleri bırakıp, Güney'deki isyanları bastırmaya gidiyordu. Çekimler bu tarz aksaklıklar ile sürekli erteleniyordu. ABD'de gazeteler, filmin bitemeyeceği yönünde yazılar kaleme alıyordu.

    Çekimler devam ederken, Filipinler'de 200 kişinin canını alacak bir facia yaşandı, Tayfun. Bu faciadan setler de nasibini almıştı ve birçok set bölgesi zarar görmüş, hatta yıkılmıştı. İlk etapta Coppola bu manzaranın iş görebileceğini düşünüp çekimlere devam eder fakat sonrasında bu fikirden vazgeçer. Yıkılan setlerin yeniden inşası için sete 2 aylık bir ara verilir, oyuncular ve çekim ekibi evlerine gönderilir. 

    Tüm bunlar devam ederken filmin bir türlü yazılamayan sonunun yazılmasını beklemek istemeyen Marlon Brando'nun, aldığı 1 milyon dolarlık avansı elinde tutup, projeyi bırakma isteği gün yüzüne çıkmıştır. Bu problem çözülmüştür fakat o kadar da kolay olmamıştır.

    Apocalypse Now'daki delilik hali bu denli sahici duruyorsa, başat sebeplerinden birisi gerçekten sette bir delilik hali olmasıdır. Çekimler devam ederken başrol oyuncusunun değiştirilmesi ve akabinde haftalarca verilen emeğin çöp olması, bazı sahneleri LSD, esrar, Speed, alkol etkisinde oynayan oyuncular, filmi yapabilmek için evini ipotek ettirmiş, parasının yanında akıl sağlığını dahi hibe etmiş bir deli dahi yönetmen. Kalp krizi geçiren oyuncusunun doktorunu arayıp ''sadece sabit dursa, yakın planları çeksek'' diyebilecek bir weirdo. Çekim aşamasında kelimenin tam anlamıyla delilik hali mevcut. Çekerken en küçük ayrıntıya dahi dikkat ettiği, kimsenin düşünmeyeceği detayları düşünüp ilmek ilmek, santim santim ilerleyen ve ortaya iyi bir sahne çıkartan yönetmen, yine kimsenin göremediği bir şeye sinirlenip sahneyi silebilir. Bu sürecin bir örneğini kendi ağzından aktarıyorum;

    Bütün sahne yere yakın sis bulutlarının içinde geçecek. Rüyayı andıran bir yer bu. Daha fazla sis makinesi lazımsa gerekenden fazlasını alın. Ne kadar tutacaklar ki zaten? Gerçek makineli tüfek lazım. PC'yi oraya götür, sanki Fidel Castro son konuşmasını orada yapmış gibi evin o tarafını bombala. Üç ya da dört Fransız istiyorum. Bunun için para da harcayacağım. Ama Fransa'dan gelmesinler, onları Hong Kong, Singapur, Japonya'da bulamazsan ancak o zaman Fransa'dan getirtirim. Beyaz şarap buz gibi servis edilmeli. Kırmızı şarap yaklaşık 14 derecede serrvis edilmeli. Servis edilmeden bir, bir buçuk saat önce açılmalı. Tam bir Fransız seremonisi olmalı. Fransızlar şunu demeli; ''Vay be bunu nasıl yapmışlar.'' 

    Bu sekans çekildikten sonra, sekansa kızgın olduğu için kesip atmıştır.

    Tüm bu zorlu süreç ortaya Apocalypse Now gibi harika bir eser çıkartır. Ve bizler Francis Ford Coppola'nın harika yönetmenliğine bir kez daha hayran kalırız.

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.