"Mai bir geceyle siyah bir gece arasında geçen şu nasipsiz, talihsiz ömür" demiş yazar. Daha ne desin adeta koca romanı özetlemiş tek bir cümle ile.
Hepsi bir birinden farklı onca hayatı, onlarca farklı kahramanı tanıdım kitaplarda ama Ahmet Cemil bir başka dokundu bana.
Tıpkı Atsız Beğ'in Deli Kurt romanında ki Şehzade Murat gibi. Etrafındaki bunca olumsuzluğa rağmen tutunduğu umutları siyah bir geceye teslim eden bir gerçeklik...
"Zavallı kadınlar! dedi" Ahmet Cemil...
İkbal'e mi annesine mi Raci'nin eşine mi üzülsem bilemedim..
Hayattaki onca kötülüğü bu kadar acı bir kurguda görmek sinir harbi gerçekten...Gene kendi kendime bu günlere iyi gelmişiz diyerek okudum ve yine aynı zamanda iyiki de okumuşum diyerek tavsiye ediyorum..
Mai Siyah roman tekniği bakımından modern Türk Romanının başlangıcı sayılan bir eserdir. 1896'da Servetifunûn dergisinde terfika edilmiştir. Başarılı çevre tasvirleri, kullanılan dil ve karakterlerin psikolojik çözümlemeleri nedeniyle çağdaş bir roman niteliği taşır.
🙏🙏 kesinlikle