Yeraltı Dünyasının Hükümdarı HADES
Tanrıların anası Rhea ve Titanların en küçüğü Kronos’un çocukları Poseidon, Zeus, Hera, Hestia ve Demeter’in kardeşi ; Hades..
Zeus, yeryüzünün hâkimiyetini kardeşleri arasında paylaşırken Zeus'a gökyüzü, Poseidon'a denizler ve Hades'e yeraltı düşer. Hades aynı zamanda ölüler ülkesinin de adıdır.
Hades ya genç bir adam ya da sakallı olarak tasvir edilir, Yunanlılar için o kadar ürkütücü olduğu söylenir ki antik sanatta neredeyse hiç tasviri yoktur..
Yeraltı Tanrıçası PERSEPHONE
"Tanrıların ve İnsanların Babası" Zeus ve Tarım/bereket tanrıçası Demeter’in kızı Bahar Tanrıçası Persephone, genellikle elinde tahıl demetleri ve yanan bir meşale tutan genç bir tanrıça olarak tasvir ediliyor.
KARDEŞ PLANI..
Kardeş planı diyorum çünkü araştırdığım/okuduğum çoğu yerde buna rastladım; Bahar tanrıçamıza aşık olan Hades kardeşi Zeus'tan yardım istiyor ve bir plan yapıyorlar.
Efsaneye göre ise Hades, bir gün çiçek toplayan Persephone'u görür görmez aşık olur. Zeus ile yaptıkları plana uyarak, yine başka bir gün Persephone gezinirken gözlerini nergis çiçeklerinden alamaz, çiçeği almak için eğildiğinde toprak birdenbire yarılmış, siyah atlarıyla ortaya Hades çıkmış ve Persephone’u yeraltı dünyasına kaçırmıştır.
Nergis çiçeği ise Zeus'un emirlerini yerine getiren Gaia tarafından Persephone'u büyülemek için oraya dikilmiş..
KIZI İÇİN DÜNYAYI DOLAŞAN DEMETER
Kızının ortadan kaybolmasındaki gerçeği bilmeyen Demeter, tanrıları cezalandırmak için, hasat/bereket tanrıçası olarak görevlerini bıraktı. Toprak kurumaya başladı, bitkiler verimlerini kaybetti, hayvanlar açlıktan ölüyor ve kıtlık tüm dünyaya yayılıyordu..
Gece gündüz kızını arayan Demeter Eleusis'e varan dokuz günlük yolculuğunda, elinde meşale ile yaşlı bir kadın kılığına girerek dolaşmaya devam eder. Orada kaldığı süre boyunca ona ait bir tapınak inşa edilir ve kraliçenin oğluna tarımı öğretir, böylece bin yıldan fazla süren ünlü Eleusis Gizemleri başlamıştır..
Demeter, Persephone'nin yasını tutuyor, Evelyn de Morgan
Zeus ise, Hades'i kızını geri göndermesi için ikna etmek istiyordu çünkü Demeter'in yaşadığı hüzünle birlikte yokluğunda her şey mahvoluyordu. Hades teklifi kabul etti ancak Persephone’a **nar çekirdeği verdi.
**Eğer birisi kendisini esir alan kişinin meyvesini yerse, sonunda o kişiye geri dönmesi gerektiği anlamına geliyordu. Persephone artık her yıl dört ay (bazı kaynaklarda altı ay) boyunca yeraltı dünyasına dönmeye mahkum edilmişti..
Kızına kavuştuğunda mutlu olan Demeter, kızı her Olimpos'a dönüşünde baharın gelişini ve hasat dönemini müjdeler, her Yeraltı Dünyasına inişinde ise toprağın verimli olmadığı ve daha kötü yaşanan şartların, kışın gelişini simgelerdi.
Lord Frederick Leighton, Persephone'nin Dönüşü
Persephone'nin ortadan kaybolması, dönüşü ve ölümden sonra bir yaşamın mümkün olduğunu söyleyen Eleusis Gizemlerinin de teması olduğu söylenir. Bu mitin, doğanın, mevsimlerin değişimini, ölüm ve yeniden doğuşu açıkladığına inanılır.
HADES AŞIK PEKİ PERSEPHONE?
Persephone’un Hadese olan hisleri hakkında aslında çok kaynağa/kanıta rastlanmamış. Ovid'in Metamorfoz’unda Hades, Minthe adında genç bir Nymph ile ilişki yaşıyor ve Persephone kıskançlığından dolayı o kadar öfkeleniyor ki Minthe'yi bir nane bitkisine çevirdiğinden bahsediliyor.
Yeraltı’nın tanrıçasına dönen Persephone, Hades’i gerçekten sevdi mi, kıskandı mı yoksa başka çaresi olmadığı için her şeye boyun mu eğdi? Kim bilebilir ki..
Maalesef henüz bu hikayelerden olağanüstü yorumlar çıkaracak kapasiteye sahip değilim, umarım bir gün onuda başarabilirim. Sadece hem kendimle hem burada paylaşmaktan mutlu oluyorum..
Nar için mitolojide özel bir anlamı var mıdır? diye araştırdığımda tabiki bir sürü anlamı ile karşılaştım, onlardan biri burada; Kaynak
Ve araştırırken her zamanki gibi oradan oraya atladım ve 'Romeo ve Juliet’e' rastladım; Kaynak
‘’..hatta Romeo’nun sürgünegideceği günün öncesindeki geceyi Juliet’in odasında birlikte geçirirler.
‘’JULIET:
Gitmen mi gerekiyor?
Daha sabah olmadı.
Ürkek kulaklarının az önce işittiği
Tarlakuşunun değil, bülbülün sesiydi;
Her gece şuradaki nar ağacında öter.
ROMEO:
Öten,sabahın habercisi tarlakuşuydu;
Bülbül değil. Bak sevgilim, doğu bulutlarını
Menevişleyen şu hain ışıklara bak.
Gecenin kandilleri sönmüş, neşeli günse
Parmak uçlarına basmış bekliyor dumanlı tepelerde.
Ya gidip yaşamalı,ya kalıp ölmeliyim.‘’
Belki şu sıralar, bulunduğumuz mevsimde üşüyoruz çünkü demeter üzgün, çünkü Persephone yeraltında..
Yorum Bırakın