Birhan Keskin. CNN Türk'te kısa bir söyleşisine denk geldiğim güzel insan. Siyah giyinir hep, kendi beyazlığı daha bir çarpıcı görünür bu yüzden. Hep siyah gözlükleri vardır zaten ve bu kez de güneş altında yapılmış bir söyleşi olduğu için göremedik gözlerini. Hani şairlere sorulan klasik sorulara cevap veriyordu. "Birhan Keskin'in şiiri nerde duruyor, politik duruşunuz nedir?" gibi... Kısaca dünyayı zalim bir yer olarak tanımladı şairimiz. Şiirinin ise "buralarda" durduğunu belirtti. "Burası doğu batı mıdır, nerededir bilmem ama buralarda işte, bu topraklarda...". Bunu söylerken elleriyle toprağın üzerini örter gibi bir hareket yapıyordu, biraz şaşkın bir hali vardı. Üzerine yaslanır gibi iliştiği duvara daha bir sağlam yerleştirdi poposunu sonra. Hayatında karıncayı bile incitmemiş bir insan gibi, haksızlığa uğramış ve bunun şiirini yazmış gibi göründü gözüme. Gözlüklerini çıkarmasını ve gözlerinin içine bakabilmeyi isterdim.
Bir şiir insanı allak bullak eder, duvardan duvara fırlatır, sonra yanı başına oturur ya; işte tam da bu şiirdir o. Çok şey söyler. Nar'ı "Nâr" (Ateş) olarak da okutur. "İlişmeyin." demenin en güzel yoludur.
O büyük ve muazzam zamanda unuttum
Kanatlarım çok oldu üşüyor benim
Bu beyaz ıssızlıkta göğsüme düşüyor
Bu yüzden eğik boynum.
Bir kuşun anısı kalmış bende, saklı
Bundan gözlerimdeki kayalık,
İçimdeki serseri buzullar
Dürtme içimdeki narı
Üstümde beyaz gömlek var.
Hakkında söylenebilecek her şeyi zaten bizzat söylemiş bir şiir. Ama şunu da biliyoruz ki; o narı dürtecekler matmazel. Ortalık kana bulanacak.
♆
Güzel