Edebiyat Tarihi Hakkında Ne Okumalı?

Edebiyat Tarihi Hakkında Ne Okumalı?
  • 6
    0
    1
    1
  • Edebiyat sadece heyecanla ya da can sıkıntısıyla okuduğumuz bireysel metinler değil, aynı zamanda bu metinlerde vücut bulan uzun soluklu tarihsel süreçlerdir. Edebiyatın gelişimi, tarihin farklı dönemlerinde insanların nasıl yaşadıkları ve dünyayı nasıl algıladıkları ile yakından ilgilidir.

    Kendinizi edebiyat tarihine kaptırmanıza yardımcı olacak önemli ve ilginç kitapları topladık. Bu kitaplar edebiyata ve onun oluşumuna meraklı insanlara yardımcı olacağı gibi, bazı zihinlerde bu merakın canlanmasına da yardımcı olacaktır. 

    1) Eric Auerbach / Mimesis: Batı Edebiyatında Gerçekliğin Tasviri 

    1946’da yayımlanan bu kitap, tüm modern filologlar için bir klasiktir. Auerbach’ı meşgul eden asıl soru, edebiyatta gerçekliği tasvir etme biçimlerinin tarih boyunca nasıl değiştiğidir. Mimesis, gerçekliğin yazarın zihninde sanatsal bir gerçekliğe dönüşmek üzere hangi aşamalardan geçtiğiyle ilgilidir. Belki de en sevdiğiniz kitapları bir tarihçinin gözünden gördükten sonra onları tekrar okumak isteyeceksiniz. 

     

    2) Mihail Mihailoviç Bahtin / François Rabelais ve Ortaçağ-Rönesans Halk Kültürü

    Rönesans kültürünün ana başarılarından biri olan Rabelais’in Gargantua ile Pantagruel romanının köklerini ortaya çıkarmayı amaçlıyor bu kitap. Bahtin, bu metinde kültür ve popüler kültür arasındaki çatışmanın nasıl ortaya çıktığını ele alıyor. 1930’larda yazılan ve ilk kez 1965’te yayımlanan metin, hem zamanın meydan okumalarına bir yanıt taşıyor hem de edebiyatı seven insanları büyüleyebilme niteliği. 

     

    3) Florence Dupont / Edebiyatın Yaratılışı Yunan Sarhoşluğundan Latin Kitabına 

    ‘’Edebiyatın Yaratılışı, pek çok edebiyat kuramcısının dile getirmeye cesaret edemeyeceği bir iddiaya dayanıyor: Edebiyat gündelik hayat etkinlikleri içinden doğmuştur, bugün kitaplarda sözü mumyalaştıran yazılı kültürün, soğuk kültürün değil, her gün sıradan bir biçimde yaşanan, bedenin ve müziğin hazlarına açık olan sözlü kültürün, sıcak kültürün bir ürünüdür. Eski Yunan’da sarhoşluk, uyuşturucu kullanımı, eşcinsellik, aşk ve sarhoşluk çağrısı olarak söylenen Anakreon şarkıları, bir soluk alışverişi olan Roma öpücüğü ve ruhu ateşleyen şölenler sıcak kültürün parçalarıydı’’

     

    4) Umberto Eco / Edebiyata Dair 

    Bilindiği gibi Umberto Eco sadece bir yazar değil, aynı zamanda en ünlü göstergebilim uzmanlarından biridir. Bu kitap onun iki hipostazını da ortaya koyuyor. Bu, edebiyatın rolünün nasıl değiştiğinden, Eco’nun en sevdiği yazarlardan(Aristoteles’ten Borges’e), edebi eserlerin nasıl yaratıldığından ve yazar ve okuyucu arasındaki ilişkiden detaylıca bahseden oldukça sıkı bir eser.

     

    5) Franco Moretti / Mucizevi Göstergeler/Edebi Biçimlerinin Sosyolojisi Üzerine

    ‘’Bir yandan trajediler, ‘Ulysses, Çorak Ülke, ve Balzac Romanları gibi’ yüksek edebiyat klasiklerini, bir yandan da Dracula ve Frankenstein gibi kült korku romanları, Sherlock Holmes öyküleri ve acıklı çocuk edebiyatının ünlü örnekleri Çocuk Kalbi, Pal Sokağı Çocukları gibi kitle kültürü ürünlerini aynı esprili üslupla yorumlayabilen denemeler…’’

     

    6) John Carey / Şiirin Kısa Tarihi

    ‘’Şiir nedir? Müziğin sesle ilişkisi neyse, şiirin dille ilişkisi odur. Şiir, özel kılınmış dildir. Özel kılındığı için hatırlanacak ve değerli görülecektir. Elbette ki her zaman bu şekilde işlemez. Yüzyıllar boyunca binlerce şiir unutulup gitmiştir. Ama bu kitap unutulmayanlar hakkındadır.” John Carey, yaklaşık dört bin yıl önce yazılmış, hayatta kalan en eski şiirlerden bugün yazılanlara kadar dünyanın en bilindik şiirlerinin ardındaki hikâyeleri anlatıyor. Carey, eserleriyle dünyaya bakışımızı şekillendiren Dante, Chaucer, Shakespeare, Whitman ve Yeats gibi şairleri inceliyor. Ayrıca bir şiiri en başta “harika” yapan şeyin ne olduğunu sorgulamaya başlayan Derek Walcott, Marianne Moore ve Maya Angelou gibi daha yeni şairlere de yer veriyor.’’

     

    7) Vladimir Nabokov / Don Quijote Dersleri 

    '’Vladimir Nabokov, 1951 yılında Harvard Üniversitesi’ne misafir öğretim üyesi olarak geldiğinde, Don Quijote üzerine altı ders vermiştir. Yıllar sonra “Zalim ve kaba, eski püskü bir kitap olan Don Quijote’yi Memorial Hall binasında, muhafazakâr meslektaşlarım dehşet ve utançla seyrederlerken paramparça edişimi keyifle hatırlıyorum” diye yâd ettiği bu derslerde Nabokov, romanın tatlı ve taşlamalı bir güldürü olduğuna dair yerleşik düşünceyi tamamen reddeder. Aksine, Don Quijote’nin “en acımasız ve insanlıkdışı kitaplardan biri” olduğunu söyler. Paramparça ettiği bu kitabı bir “zulüm aksiklopedisi” olarak yeniden inşa ederken, kataloglama görevinde Cervantes’in hayatını, 16. yüzyıl İspanyası’nı, romanın edebiyattaki yankılarını ve yazarın geçmiş edebiyattan faydalandığı her bir unsuru da mercek altına alır’’

     


    Yorumlar (1)
    • <a href="https://entelbilgi.com/" target="_blank">bilgi</a> için teşekkür ederim

      Yorum Bırakın

      Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.