Sevgili dostum,

Selam nasılsın umarım her şey yolundadır. Kimsin , okur musun, yazar mısın, bir seyyah mısın, hayattan epey bezmiş kendini aleladeliklere atmış gençliğin hoyratlığında savrulmuş biri mi? Yoksa hayatın son demlerinde olduğuna kendini inandıran bir zatı şahane mi ? Bilmiyorum her kim isen hiç mühim değil tasalanma. Çekinme gel beraber iki kelam edelim. Dünyanın yaygarısı bitecek gibi değil bitmeyecekte bil istedim. Bırak şöyle sırtındaki yükü, kalbindeki sevgiyi, sevgisizliği, seni yorana düşünceleri kov kafandan , ne bileyim seni bitiresiye yoran her şeyi at şöyle en kuytuya , yanaş yamacıma iki lafın belini kırmak için henüz geç değil. Öyle boyumdan büyük laflar edemem zaten hepi topu çeyrek porsiyon sayılırım:) iddiam yok yani sadece biraz senden benden en çokta bizden konuşalım kurtulalım istiyorum.  

Ne dersin? 

 Laf cambazlığı yapmak değil gayem ama sence fazla abartmadık mı sevgili dostum? Neyi deme lütfen bu olanların hepsi çok değil mi ya . Tamam sakin ol höthötlenme hemen , çok kıymet verdiğim bir abim bana hep böyle derdi hafif kızdım mı dur ya höthötlenme hemen derdi bak aynısını ben sana diyorum :) hem şunu da eklemeliyim ; hayat kaba davranmak için çok kısa. Neyse bak sarpa sardı konuşmamız , ne diyorduk haa şimdi hatırladım hayat kısa kuşlar uçuyor ahahaha şaka canım şaka ,çok gerginsin bu gerginliğini atmanı bekliyorum bu kafandaki dumanlardan kurtulduğun an başlayacağım, bu yeni yolu nasıl yürüyeceğimizi anlatmaya. Ha şöyle bu halin çok sevimli hazırsan başlıyorum sevgili dostum.

Ne oldu anlat biraz; yarı yolda mı kaldın ? Sevilmedin mi? Kendini yitik mi hissediyorsun? Herkes düşman mı sana? Hep geri planda mısın? Terk mi edildin ve terk edildiysen bunun sorumlusu sen misin? Sevmediler mi seni? Hangi işe elini attıysan elinde mi kaldı? Hayal kuramıyor musun? Yalnız mı kaldın? vs vs vs....

Bak sevgili dostum bu yaşadıkların yalnızca sana özgü durum ve olaylar değil. Mesela ben de bunların büyük bir kısmını hatta kandırmayalım birbirimizi hepsini yaşayıp çokça hissettim. O konuda tek olmadığını bilmeli ve kendini hor görmemelisin. Bu hayatın en temelinde zıtlıklar yatar biraz teferruata girmek gerekecek tabi; yani sevmek kadar sevilmemekte mevcut , yenmek kadar yenilmek, gülmek kadar ağlamak . Sevgiyi nasıl ki sarıp sarmalıyorsak sevgisizliği de kabullenip yolumuza devam etmeliyiz ha keza aynı şekilde yenebiliyor ve bunu benimseyebiliyorsak kaybetmeyi de kabullenmeliyiz. Bunları yaşamak ruhumuzda onarılmaz yaralar açmamalı , insan olduğumuzu ve bazen olayların ve durumların bizden bağımsız gelişebileceğinin ayrımını yapabilmeliyiz. Ve bu sayede kendimize daha ılımlı davranabiliriz. Tamam o halde sol omuzlara birer minik buse🌸. Bu yol hepimize iyi gelecek yani iyi gelmeli. 

Ha bu arada epeydir yazmıyordum merak etmişsiniz(0 kişi:)) Eee ne yapıyoruz şimdi, geçmişe hapsolmuş ruhumuzu derin bir nefesle şimdiki zamana davet edip , dışarıdaki muazzam havayı ciğerlerimize salıp yaşadığımız hayatı bir daha yaşamayacağımız gerçeğiyle onu yani soluduğumuz havayı sarıp sarmalayıp her şeye teşekkür ediyoruz. Olan ve olmayan, kalan ve kalmayan, seven ve sevmeyen her şeye , herkese teşekkür ediyoruz. Güzelliklerinizi yitirmeyin derin sevgilerimle.

KAHVELER ÇAYLAR SOĞUMASIN 🍓

https://youtu.be/dIVmbkYHk0A

  (ufak bir hediye kabul ederseniz)