Başta eli kanlı bölücü terör örgütü PKK’nın başı Abdullah Öcalan ve diğer siyasi Kürtçüler hem Kürtlere hem de tarihsel boyutuna “bilimdışı” bir şekilde çarpıtıyorlar. Şimdi siyasi Kürtçülerin metotları 3 yasada ilerler:

1- Soy bulma çabası,

2- Kültürel benzetme çabası,

3- Filolojik farklılıklar ve benzerlikler arasındaki bağı yıkmaktan geçer.

   Bütün bu özellikleri kullanan bir tane siyasi Kürtçü vardır; İsmail Beşikçi…

İsmail Beşikçi, Kürtçü ve Tarihi Çarpıtarak Kendi Siyasi Arenasına Fayda Sağlamaya Çalışan Kişidir.

 

    İsmail Beşikçi, Mezopotamya’da yaşamış olan halklarını kullanarak Kürtlere “gerçek dışı” tarih yazma çabasına girmiştir. Yazarın Gutlar hakkında fikri vardır ama tamamen gerçek dışıdır. Mesela yazdığı bir eserinde şu cümlelere yer vermiştir:

    “Kürdistan tarihinde çok önemli dönüm noktaları vardır. Örneğin Guti-Asur-Med-Pers ilişkilerinin ve Urartuların bu ilişkilerdeki konumlarının incelenmesi önemlidir. M.Ö 3100 yıllarından itibaren Gutiler hakkında bilgiler vardır. Ve Gutiler Mezopotamya’nın yerli halklarından biridir. Ancak Gutilerin, Asurluların, Urartuların ve Medlerin birbirleriyle iişkileri aydınlığa kavuşturulmalıdır. Gutiler ve daha sonra Medlerin Kürtlerin ataları olduğunu biliyoruz. Ermenilerin ise Urartularla çok yakın bağlantıları vardır.” (İsmail Beşikçi, Devletlerarası Sömürge: Kürdistan, s. 22, Alan Yayıncılık, 1990.)

 

    Bu zerzevatçı pisliğin tezleri doğru değildir. Sırayla gidelim:

1- Gutiler (Gutlar) Beşikçi’nin aktardığı gibi M.Ö 3100’de değil, M.Ö 2150-1950 yılları arasında yaşamışlardır.

2- Gutiler (Gutlar) bir Türk kavmiydi.

3- Bu tezlerin Kürt kökenleriyle ilgisi yoktur. Bunu Sümerolog Benno Landsberger bilimsel olarak doğruluyor.

 

   Göründüğü gibi tamamen bilimdışı ve bozuk metotlarla tarih yazan siyasi Kürtçüler kendini rezil etmekten başka bir şey yapmıyor…

Mezopotamya’da yaşayan Gutiler’in Kökeni Türk’tür.

 

   PKK lideri Abdullah Öcalan’da eserinde bilimdışı bir şekilde Kürt kökeni yazma derdine düşmüş ve Beşikçi gibi Mezopotamya devletlerinin filolojisinde Kürtleri aramıştır:

    “İlk adlandırmanın uygarlıkta başlatıcı Sümerler kaynaklı olduğu güçlü bir olasılıktır. ‘Kur’ Sümer dilinde dağ demektir; (ti) eki aidiyet ifade etmektedir. Dolayısıyla ‘Kurti’, dağlılar anlamına gelmektedir. Şimdi de Kürtlere genelde dağlı halk dendiği bilinmektedir. Türkler dağlı Kürt demektedirler.” (Abdullah Öcalan, Sümer Rahip Devletinden Halk Cumhuriyeti’ne Doğru, II. Cilt, 2001, s. 24.)

    Eli kanlı, bölücü örgütün lideri Abdullah Öcalan denen yaratığın tezlerine de yanıt vereyim:

 

1- ‘Kur’ sözcüğü ‘memleket’ demektir.

2- Mezopotamya’ya sahip çıkmak Kürt kökenini kanıtlamak anlamına gelmez.

 

   Gelelim Kürtlerin Kökenine. Kürlerin kökeni hakkında M.Ö. 2. Yüzyıldan sonra ortaya çıkan bulgular mevcuttur. “Cyrtii” adı verilen Hint-Avrupa aşiretlerinden ortaya çıkmıştır. “Cyritii” terimi ilk olarak Zağros dağlarındaki okçulara verilen isimdi. Bu onların kökenidir. Bunun dışında pek kuvvetle bir şekilde araştırma yapamıyoruz; çünkü konu hakkında çok az argüman vardır.  Kürt sözcüğünün ne anlama geldiğini de bilmekte az da olsa fayda var.  Öcalan’ın dediği gibi “dağlı” anlamına gelmemektedir. Kazım Mirşan’ın yaptığı çıkarıma göre “Ökü-Ert” kavramından Kürt sözcüğü doğmuştur ki bu sadece bir olasılıktır. Mirşan’ın sunduğu bu tez mantığa da uyuyor. (Ayrıntılar İçin Bakınız: Türk Dünyası Arşatırmaları Dergisi, Haziran, 1983).

    Pek fazla bir bilgi yoktur. Bunun için siyasi Kürtçülerin tezleri ise tamamen çürümektedir. Çünkü iddia ettikleri olgular Türklere aittir. Bir de yazdıkları olaylara tarih veriyorlar ama o tarihte bahsettikleri şey olmuyor yukarıda yazdığım gibi Kürtler ile Türkler aynı coğrafyayı paylaştıkları için kültürel olarak benzerlikler bulunabilir.

 

   Sonuç

 

   Binbaşı Cem Ersever’in kitabını kapağında yazığı gibi “PKK, Kürtlere rağmen icat edilmiş bir katiller çetesidir." Hiçbir güç, örgüt, tarih çarpıtması bizi bölemez!