Müzik dünyasının önde gelen isimlerinden Can Bonomo ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Son albümü "Kara Konular", çıkışından itibaren büyük bir ilgiyle karşılanarak müzikseverlerin kalplerinde özel bir yer edindi. Can Bonomo, kariyeri boyunca elde ettiği başarılarla tanınan bir sanatçı olarak, albümünün yaratım süreci hakkında bizimle değerli bilgiler paylaştı.

(Röportajımız Nisan 2024'te, editörlerimiz Turan Türkmen Yılmaz ve Pelin Bozoğlu tarafından gerçekleştirildi.)

1. Öncelikle selam Can, nasılsın? Yeni albümün “Kara Konular” ile gönlümüze taht kurdun bile. Albümde her biri önemli isim olan Gökhan Özoğuz, Mabel Matiz ve Melike Şahin sana eşlik ediyor, bir araya nasıl geldiniz ve bu süreç senin için nasıl geçti? 
Gayet iyiyim! Teşekkür ederim. Gökhan çocukluk kahramanım gibi bir şeydi benim. Bugün arkadaşım diyebildiğim için kendimle gurur duyduğum bir adam. Mabel’i yıllardır sevgi ve beğeniyle takip ediyorum. Neredeyse aynı dönemde başladık müzik yapmaya. Çağdaşı olduğum için gurur duyduğum, sıcacık bir ruh. Melike de keza çok sevdiğim, çok beğendiğim, harika bir kadın. Bu albümde şarkılarımı yeteneklerine hayran olduğum insanlarla birlikte söylemek istedim. ‘’Kara Konular’’ için daha iyi bir üçlü seçemezdim sanıyorum. Nova Norda söz/müzik konusunda dört nala geliyor. Çok seviyorum işlerini. Kısa bir süre önce beraber tekli de kaydetmiştik. Ekibin geri kalanı benim can dostlarım zaten. Beraber şarkı söyleyelim dediğimde heyecanlanmaları bile yetmişti bana. Şimdi açıp dinleyebildiğimiz harika bir anımız olmuş oldu beraber. Sanatçılar beraber iş yapacaklarsa altta yatan kuvvetli bir dostluk ya da hayranlık olması lazım bence.

2. Albüm şarkılarında ayrıca Nova Norda, Serkan Keskin, Bengi Apak, Engin Öztürk ve Melikşah Altuntaş da yer alıyor. Dostların bir araya geldiği bir albüm diyebiliriz sanırım. Albüm kayıtlarının da çok eğlenceli geçtiğini düşünüyoruz. Yanılıyor muyuz? Kayıtlar esnasında unutamayacağın bir olay yaşadın mı?
"Oğlanlar Kızlar" şarkısını kaydettiğimiz gün acayip eğlendik. Çocuk gibi heyecanlıydı herkes. Melikşah, "Çelikhan Hoca" isimli dünyanın en antipatik vokal koçu personasını yarattı. Sesi kulağımdan gitmiyor hala. Sonsuza kadar şarkımız var artık arkadaşlarımla. Harika bir anı bu.

3. Eğer “Kara Konular” bir film olsaydı, hangi türde bir film olurdu ve başrolde kimi görürdük?
Kara mizah olurdu sanıyorum. Hem gülerdik, hem ağlardık. Serkan Keskin oynasa ne güzel olurdu.

4. Bu albümde farklı olan bir tarafta bir albümünde ilk defa üç farklı prodüktörle çalışmış olman. Her prodüktörün farklı dokunuşlarının albüm çerçevesinde bir bütün oluşturmasını sağlamak büyük bir başarı. Güzel bir detay daha var, bazı şarkılarında düzenlemelerinde senin ismini de görüyoruz. Bu Can Bonomo için yeni bir yolculuk mu ve yeni bir alanda bu deneyimi nasıl anlatırsın?
Keşke daha önce yapsaymışım. Çok keyif aldım stüdyoda çalışırken. Hatta biraz fazla keyif aldım sanıyorum, dolayısıyla kayıtlar iki sene kadar sürdü. Farklı prodüktörlerle çalışmak, müziğimize yeni bir soluk getirir diye düşündük. Hakikaten de öyle oldu.

5. Yeni albümüne aldığın geri dönüşler nasıl?
Beklediğimden de güzel oldu geri dönüşler. Ben çok memnunum albümden. Hakikatten bu zamana kadar yaptığım en güzel albüm oldu. İnsanlardan da aynısını duymak müthiş keyif veriyor bana.

6. İstanbul, Ankara ve İzmir’de Mart ayında Kara Konular Lansman Turnesi gerçekleştirdin ve büyük ilgi gördüğünü takip ettik. Albümün ilk canlı performanslarında atmosfer nasıldı? Konserlere nasıl hazırlandın?
Muazzam geçti konserler. Albüm çıkalı daha iki hafta olmadan herkes ezberlemiş şarkıları. Çok mutlu etti bizi bu durum. Önümüzdeki konserlere hazırlanıyoruz şimdi.

7. O Tarz Mı’yı severek takip ediyoruz. Bu projenin geleceği hakkında neler söyleyebilirsin? Bırakmayı düşünüyor musun?
"O Tarz Mı" benim halı saham gibi bir şey. Albüm kaydı için ara vermiştik ama romanımı bitirene kadar başlamayız sanıyorum. Biraz daha özleşelim istiyoruz.

8. Şiir kitaplarının yanına şimdi bir de roman ekliyormuşsun diye duyduk. Şiir yazmak ile düzyazı arasında senin için nasıl bir fark var? İlk romanın ne zaman okuyucu ile buluşacak?
İki çok farklı disiplin. Roman muhteşem bir ön hazırlık gerektiriyor. Hikayeyi bulmak, strüktürü kurmak, karakterleri tasarlamak. Çok meşakkatli ve uzun bir süreç. Şiir öte yandan çok daha yalın, çok daha duru bir şey. Ufacık olmasına rağmen romandan çok daha büyük, devasa bir şey. Romanı mayıs ayının sonuna doğru bitiririm sanıyorum. Okuyucuyla buluşması sanıyorum Ekim ayını bulur.

9. Can Bonomo’nun en sevdiği üç şiir kitabı nedir?
*Tam otuz üç kurşun
*Sakalsız Bir Oğlanın Tragedyası
*Gözlerim Sığmıyor Yüzüme

10. “This or That” formatında birkaç sorumuz var. Vereceğin cevapları oldukça merak ediyoruz.

a) Pizza / Burger
Pizza

b) Jazz / Blues
Jazz galiba

c) Güne çay ile mi yoksa kahve ile mi başlamak
Kahve

d) Cohen / Santana
Cohen

e) Rock / Pop 
Rock

11. Şarkıların bir şehir olsa hangisi olurdu?
İstanbul herhalde.

.

(Çok sevdiğimiz sanatçı Can Bonomo'ya kıymetli röportajı için teşekkür ederiz.)