ZAMANIN KUMLARI

ZAMANIN KUMLARI
  • 0
    0
    0
    0
  • Zamanın kumuna dalıp giderken akrep ve yeli kovarken bir sarkaç .

    Hiçbir şey beklediğim gibi gitmiyor . Tozlu sahnesindeyim , bilmem kaçıncı perdesinde . Çok farklı şeyler geldi başıma . Alışılmışın dışında hissettiğim onca şey . Bildiğim yerler kayboldu , tanıdığım suratları zar zor hatırlar oldum . Normalde çek derin bir kuyudur ruhum bilen bilir . Damla damla birikmiş hiçbir şey kolay kolay sıyrılamaz o derinlikten . Ancak , ancak hayat bu ya işte ! Büyük konuşmalara , bilindik duygulara ve seni sen yapan şeylere her zaman olanak vermiyor . Bazı değişiklikler oluyor ve takibini bile sağlayamıyorsun . Ne ara bu yaşa geldim , neden böyle oldu , neden böyle gelişti bir şeyler derken , bir bakmışsın hiç bilmediğin bir durakta rüzgarlar esiyor . Sen hem yol oluyorsun oradaki , hem yolcu , hem de araç . Hatta bazen , rüzgarın uçurduğu aciz ve dalından uzaklaşan bir yaprak . Kurumuş , tutunamamış , renklerinden arınmış bir bahar artığı .  Ağacın varlığına hizmet etmiş bir şey . Pipetin ucuna hafifçe dilimle vururken hayatı sorgulamaya başladım mesela . Yeni şeylerden bir tanesi daha . İçeceğim şeyin tadından çok , o an bitmemesi ve o süreçle olan bağımın kopmamasına uğraşıyorum bunu yaparken . Ancak her şeyin nihai bir sonucu olarak bitmek var hayatta değil mi ? Güzelin , çirkinin , en büyüğün , en küçüğün , sahnenin , maceranın , hatta sessizliğin bile bittiği bir an var . Her biten şey ise bir başka şeyin başlamasına olanak sağlıyor . Hiç bitmeyecekmiş gibi gelen taze başlangıçlar ne garip . Heveslerce süren şeyler , zamanın tuzağında şeyler . Bir dönem inandığım şeylere bakıyorum mesela . Nelere sebebiyet vereceğini kestiremediğim ya da sürece uymak için onayladığım şeylere . Ne garip şeyler başlamış ve bitmiş . Ne çok şey düşmüş aklıma , benim yüreğimde koruduğumu ya da endişesini taşıdığımı sandığım şeyler . Şu an merakımı bile cezbetmeyecek kadar garip şeylermiş halbuki . İnsanın doğasında var olan nihai şeylerden biri de sıyrılmakmış arkadaşlarım bunu hissettim biliyor musunuz ? Bir şeyin sana uygun olmadığını izah edebilir hale geldiğinde ve naifliğinle içine dalıp maruz kaldığın bir dünya saçma şeyden sonra , bu kavrama muhtaç olduğunu anlıyorsun . Bir şeylerin içinden kurtulmak gerekiyor , yeni bir şeylerin başlangıcından bahsettim ya az önce , işte tam o başlangıçlara hevesinin kalabilmesi için , bazı şeyleri yerli yerinde terk etmenin ve inkar etmenin gerekliliği . Bunu anladığın vakit bazı şeylere karşı bakış açın da değişiyor dolayısıyla . Bahane ile gerçek arasındaki ince çizgiyi daha net görebilen gözlere sahip olabiliyorsun . Kapının yerini kendin de görebiliyorsun , başkalarına da gösterebiliyorsun . Ne de güzel bir eşik olduğunu anlıyorsun . Hayata dahil olmak ya da oradan çıkmak adına yapılmış mucizevi bir şey . Herkesin kendi alanını belirleyen bir tuhaf sınır çizgisi . Kilitleriyle , duruşuyla ve naifliğiyle akıl almaz bir bütünlükte orada duruyor . Anladıkça ve yaşadıkça parçaların tamamlanıyor aslında . Nereye ait olup olmadığını belirlemeye yönelik hareketlerinin bile değişmesiyle daha farklı bir boyut kazanıyorsun . Durulacak sınırlar ve aşıldığında yaşanacaklar hakkında bilgi sahibi oluyorsun ve insanlara da , kendinle ilgili bu bilgiyi daha cesurca verebiliyorsun . Tam olarak bu kıvama gelmen gerekiyor aslında . Nasıl desem , tencerede baloncuk baloncuk kabaran bir puding gibi . İnsanın olduğunu gösteren bir işaret . Ruhuna bir bakış daldırdığında bu kıvamın doğruluğunu anlıyorsun . Hayat oralarda bir yerde , ileride , tahammülünün henüz var olduğu ve tükenmediği bir yerde seni bekliyor . Bunu anlıyorsun ve kesinlikle öncelerinde , gömdüğün yerlerden birinde olmadığını , keşfetmen gerektiğini fark ediyorsun . Bunun için çok yorgun ya da hevessiz olabilirsin şu an . Bu çok doğal . Ancak bir gün geçecek . Her şeyin sonu olduğu gibi bu hevessizliğin ya da arzusuz geçen günlerin de bir sonu var . Denk geleceğiz elbet sevgili arkadaşlarım . Bir şekilde çabalayacak ve göreceğiz , kazacak bulacağız , hissedecek ve elde edeceğiz . Belki şahane bir tatmin yaratmayacak ancak dengimize has bir şeyler yakalayacağız elbet . Zamanın kumlarında yatan o gizemden , payımıza düşen doğruyu da elbet bir gün tadacağız ...

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.