İncecikti.Sözcükler,karşısındakini incitirim kaygısıyla titreyerek çıkardı ağzından.Zülüfleri dudaklarının üstünde ikinci bir sözdü.Sesindeki her duyguya yüzündeki her anlama inanırdım.Şiir okurdu.Şarkı söylerdi.Çiçekli gamzeleri vardı.Öyle güzeldi ki,kimde kederini göremezdi.Bir baba acısı fısıldardı arada bir.Uzak bir çocuğa tutunurdu.Hepimizi bu acıyla severdi.Sonra hemen yeşeren otların fotoğrafını çekerdi.Tanrıyı incitmiş gibi gökyüzüne gülümserdi.
Bir gün ışıksız rüzgarsız bir sessizlikle geldi.Gideceğim,dedi.Burada üşüyorum .Dünya ağır.İnsan korkunç.İnanacak gücüm kalmadı.Her şeye bulantıyla bakıyorum.Güzellik yıkıcı.Hiçbir inceliğe inanmıyorum.Bir sonsuz kum içinde bir yıldız rüyasıyım.Seni sevecektim.Söyleyemedim.Gidince mi ?
Yalnızlık benden önce gidecek.biliyorum.Belki filizlenen bir taş…bir yerlerde.
Hepsi bu…
Yorum Bırakın