Advertisement

Köpek Kalbi -Bir köpeğin trajedisi

Köpek Kalbi -Bir köpeğin trajedisi
  • 1
    0
    0
    0
  • Sevgili Yurttaşlar! Ben sokak köpeği Şarik. Aslında Şarik, Rusların besili köpekler için kullandığı bir tabir, oysa gördüğünüz gibi, ben yeterli beslenememekten cılız kalmış, zavallı bir köpeğim. Benim hikâyem, yine insanlardan yemek dilendiğim fakat kimseden yardım göremeyince bir köşeye kıvrılıp soğuktan donmak üzere olduğumu hissettiğim sırara, bir bilim insanı olan Filip Filipoviç'le karşılaşmamla başlıyor. Şimdi kime açıklamaya kalksam onunla karşılaştıktan sonra yaptıklarımı, anlamayacaklar. Zaten hiç gücüm kalmadı buna. Şu saatten sonra ne onlat anlayabilir ne de ben anlatmak için uğraşabilirim...
    İşte burada, bir çöplüğün dibinde, öylece durmuş, ölümi bekliyorum; insanlar tarafından hakarete uğramış, zalimce sokağa atılmış hâlde. 
    Halbuki, bu olaydaki tek suçum, henüz sucuk kelimesini bile okuyamayan aptal bir köpek gibi, iyi kalpli görünen bir bilin insanına yolum düşünce ona kanmam ve peşinden gitmem. Bana kendi köpeği olduğumu hissettirdi, bana yemek verdi, su verdi, sığınacak bir yuva verdi ve güvenimi kazandı. Fakat sonra, acımasız herif beni bir deney olarak kullandı, karnımı yardı ve bana bir suçlunun iç organlarını taktı, ben acı içinde kıvranarak büyük bir değişim geçirirken Filip Filipoviç ve çalışanları, beni gururla izledi, ben artık onların bir çalışması, bir başarıdı olmuştum. Ve artık tam bir köpek de sayılmazdım. Bana konuşmayı öğrettiler, birkaç gün içinde normal bir insan gibi davranmaya başlamıştım. Doktor Bormental'in günlüğünde her şey yazıyor, gidin ona bakın: Ağzımdan çıkan bütün zehirli sözcükleri, haptığım bütün kaba davranışları bana onlar öğretti. Üstelik bunu bir marifet saydılar ve geçirdiğim değişimden keyifle bahsettiler. Yani bu kadar kötü birine dönüştüysem buna kendi başıma sebep olmadım; her insan gibi benim de davranışlarım, içinde bulunduğum ortama göre şekillendi. Ama yok, onlar istediklerini söyleyebilsinler. Bana gelince "küfretmek yasak, tükürmek yasak." Ama sizden duyduğum aptal, maskara. Nerede adalet? Resefesere'de yalnızca profesörlerin küfretmeye hakkı var anlaşılan. Bir de hayvanları sevmediğim, onların yok olmasını istediğim için beni kınıyorlar. Ama ben hayvanken eziyet görmeyi öğrendim, insanken de eziyet eden olmamın neredi yanlış? O meymenetsiz kediyi öldürdüğüm için bana demediklerini bırakmadılar. Bu nasıl iştir, anlamadım ki! Hayvanken ayrı zorbalandım, insanken ayrı. 


    Hiçbir şeyin anlamı yokmuş anlaşılan...
    Ben bu dünyaya aitim işte: Çöplükte doğdum, çöplükte öleceğim. Kim beni bu zalim kaderimin elinden çekip alacak?!

    EY HUNHAR İNSANLAR, NEDEN KIYDINIZ BANA?!

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.