Yirminci yüzyılın en sert diktatörlerinden biri olarak anılan Nicolae Ceaușescu, Romanya'yı çeyrek asır boyunca demir yumrukla yönetti. 1965'te iktidara gelen Ceaușescu, ilk yıllarında bağımsız bir dış politika izleyerek Batı ile iyi ilişkiler kurdu.

Kendi ülkesini içe kapanık bir polis devletine çeviren Ceaușescu, halkı baskı altında tuttu. 80’li yıllarda Romanya'daki ekonomik durum felakete sürüklenmişti. Ceaușescu'nun dış borçları kapatmak için uyguladığı kemer sıkma politikaları halkı açlık ve sefalete sürüklemişti.

Aynı dönemde, güvenlik güçlerinin baskıları da artmıştı. Ancak Aralık 1989'da Romanya'da bardağı taşıran son damla geldi. Timișoara kentinde başlayan halk ayaklanması kısa sürede tüm ülkeye yayıldı.

Ceaușescu'nun 21 Aralık'ta Bükreş'te yaptığı ünlü balkon konuşması, halkın protestolarıyla kesildi ve yönetiminin çöküş süreci hızlandı. 22 Aralık'ta Ceaușescu ve eşi, helikopterle kaçmaya çalışırken yakalandılar. 25 Aralık 1989'da kurulan bir askeri mahkemede yargılandılar.

Yolsuzluk, soykırım ve ülkeye ihanet suçlamalarıyla birkaç saat içinde idama mahkûm edildiler. Aynı gün, askerler tarafından bir duvarın önünde kurşuna dizildiler.

Ceaușescu’nun ölümü, Doğu Bloku’nun son büyük diktatörlerinden birinin devrilişini simgeliyordu. Görüntüleri televizyonlarda yayınlanan infaz, tüm dünyaya Romanya’daki rejimin sonunu ilan etti.

Böylece, halkını yıllarca korku ve baskı altında tutan bir lider, kendi halkının öfkesiyle karşılaşarak hakkettiği bir son yaşadı.