Thomas Hardy'nin en başarılı eseri olarak kabul edilen Far From The Madding Crowd, Victoria döneminin en güçlü zamanları olan 1870'lerde yayınlanmış bir eser. Günümüze kadar birkaç kez ekrana adapte edilen bu filmin, Victoria dönemi aşk romanları olan Jane Eyre ve Wuthering Heights gibi eserlerin adaptasyonlarını da ilgiyle izlemiş ve beğenmiş dönem filmi severlerin en olumlu karşıladıkları versiyonu ise başrollerinde Carey Mulligan, Matthias Schoenaerts ve Micheal Sheen'in olduğu 2015 versiyonu. Özellikle kadın yazarlar tarafından yazılan aşk romanları ve adaptasyonlarının arasından bir erkek tarafından yazılmış olmasıyla sıyrılan Far From The Madding Crowd, ana karakteri Bathsheba Everdene'in aşk hayatını konu almakta. Filmde özellikle Bathsheba'nın duygularına, fikirlerine ve hür kararlarının incelenmesine önem verilmiş. Bathsheba ile yolumuzun ilk kesiştiği noktada kendisi mütevazı bir hayat süren bir çiftçi ve günleri tarlaların bakımıyla uğraşmakla geçmektedir. Bu mütevazı hayatı devam ettirirken çobanlık yapan Gabriel Oak'tan bir evlenme teklifi alır. Bathsheba'nın iç dünyasında aşk ve evliliği sorguladığını gördüğümüz ilk an da burasıdır. Özellikle Victoria döneminde evliliğin orta ve düşük statülerde bir kadın için hayatını topluma uygun ve rahatça sürdürebilmesi için neredeyse bir zorunluluk olmasına karşın, Bathsheba'nın evliliğe bakış açısı bu durumu hem duygusal hem de rasyonel olarak sorgulamasıyla oldukça mantıklı gelmekte. Bathsheba mütevazi hayatına devam ederken amcası vefat eder ve ona büyük bir miras bırakır. Bathsheba ise çalışkan ve üretken bir kadındır, tarlada harcadığı yıllar ve birikimleri onun bu statü atlayışında ona zorluktan çok kolaylık olur. Amcasından kalan mülkü ve tarlası bakımsızdır ve hasatları kötüdür. Bathsheba ise bu tarlayı tamamen değiştirmeye kararlıdır. Mülke geldiği ilk günden beri radikal değişiklikler yapan, hizmetlileriyle arasını iyi tutan ve aldığı kararlardan hep emin olan Bathsheba, çalışkan olduğu kadar iyi bir lider olduğunu da kanıtlar. Bathsheba'nın statü atlamasıyla bulunduğu ortam neşeli olduğu kadar gergin de bir hal almaya başlar. Mülk yolunda karşılaştığı Gabriel'in, sürüsü öldüğü için kovulduğunu ve işsiz kaldığını öğrenen Bathsheba, ona mülkünde bir iş teklif eder. İşi kabul eden Gabriel, mülkteki birçok işten sorumlu olur. Tarlalarını dönüştürme emelinde yola çıkan Bathsheba, filmdeki belki de en öne çıkan sahnelerden birinde, tahıllarını satmaya gelen tüccarlar arasındaki tek kadındır ve ürünlerini beğendirip ustaca satması ile yakın çevredeki bir mülkte yaşayan William Boldwood'un ilgisini çeker. Bathsheba'nın işine yoğunlaştığı bu süreçte, aşka ve evliliğe bakış açısı rasyonellikle çocuksu heyecanlar arasında gelip gitmektedir. Bir gün oyuncu, romantik ve düşünmeden hareket eden biri olurken bu hareketlerinin sonuçlarının üstünden ise mantıkla geliyor. Bir gün, bir iddia ile William Boldwood'a gönderdiği mektubun sonucunda kendisini tekrar bir evlilik teklifiyle karşı karşıya bulan Bathsheba, bu teklifi de mantığıyla reddeder. Bathsheba'nın hayatına giren 3. erkek ise boylu poslu ve yakışıklı bir asker olan Sergeant Francis'dir. Bir tesadüf sonucu Francis ile karşılaşan Bathsheba, çeşitli gösterişli hareketlerle onu etkileyen bu yakışıklı ve genç askerle en kısa zamanda evlenir. Bathsheba'nın film boyunca yaptığı belki de en büyük hata olan bu hızlı evlilik onun için büyük bir problem oluşturur. Zamanla Francis'in kumar alışkanlığından ve şiddetinden bıkar. Francis'in ise aşık olduğu eski sözlüsüne rast gelmesi ve hamile olduğunu öğrenmesiyle işler iyice çığırından çıkar. Kendisi bir iş sahibi olmayan ve geçimini karısı üzerinden sağlayan Francis, eski sözlüsüne ve bebeğine bakmaya karar verir. Sözlüsünün ve bebeğinin ölülerinin bulunmasıyla kırılma noktasına gelen ilişkileri, Francis'in denizde boğulup ölmesiyle son bulur. Bir kez daha kendini hayatında yeni bir sürece alışmaya çalışırken bulan Bathsheba, William Boldwood'un onu etkileme çabalarıyla yüzleşir. Onu etkilemek için aralarındaki romantik çekimin bariz olduğu Gabriel'a bile akıl danışan Boldwood, Bathsheba'ya evlenme teklifi etmeyi planladığı görkemli bir balo düzenler. Fakat masalsı bitmesi beklenilen bu gece, Francis'in aslında ölmediği gerçeği ve baloya gelip Bathsheba'yı hunharca sürüklemesi, ardından da Boldwood'un Francis'i tüfekle vurarak hapse girmesiyle biter. Hayatından onu farklı biçimlerde zorlamasıyla öne çıkan bu erkeğin gitmesiyle Bathsheba için yine bahar gelir. Şimdi gerçekten ne istediğini seçmek zorunda kalan Bathsheba, gerçek aşkı Gabriel'da bulur. Hayatındaki erkeklere, evliliklere ve aşka olan tutumuyla, yaptığı işle ve bulunduğu liderlik rolüyle Victoria dönemindeki bütün kadınlık normlarını yıkan Bathsheba, izleyiciler ve okuyuculara kendini oldukça sevdirmiş bir karakter. Özellikle Mulligan'ın güzelliği ve başarılı oyunculuğuyla hayat bulduğunda serpilen bu karakter, günümüzde hala bize örnek olacak nitelikte. Kostümleri, müzikleri, mekan seçimleri ve sinematografisinin de güçlü olmasıyla Far From The Madding Crowd, Victoria dönemi uyarlamaları arasında en iyilerden biri.