Türkçe sözlüklerde "anlayışsız, aptal" olarak açıklanan bu kelimenin kökenine birlikte bakalım. Öncelikle baştaki man kelimesinin çeşitli şive ve ağızlarda "manka,mank,mang,man,bank,beng,ben" gibi şekillerde görüldüğünü de belirtmemiz gerekir. O halde biz baştaki sesin zaman zaman kendisini "b" sesi olarak gösterdiğini de söyleyebiliriz. Bu da bizi Eski Türkçe birden korkup sıçramak anlamına gelen "balınglamak, belinglemek" fiilleri hakkında düşünmeye itecektir. Hatta "mal mal, bel bel, bön bön" gibi bir çok ikilemenin de kökenini ararken de bu fiillere bakmak ve onlar hakkında düşünmemiz gerekir. En nihayetinde mankafa kelimesinin man kısmı bu iki fiille ilişkilidir diyebiliriz.
Mankurt Hakkında
Mankafa kelimesinin başındaki man kısmının Eski Türkçede birden korkup sıçramak anlamında olan fiilere dayandığından bahsetmiştik. Aynı durum "mankurt" kelimesi için de geçerlidir. Mankurtlar Türk, Altay ve Kırgız destanlarında bahsedilen bilinçsiz kölelerdir. Bu kölelerin saçları kazınıp kafalarına deve derisi geçirilirdi. Sonrasında ise bu mankurtlar sıcak çölde birkaç gün bırakılırdı. Deve derisinin büzüşmesi ve kazınan saçların yeniden çıkmaya başlaması ile mankurt iyice delirmeye başlardı. Bu yeniden çıkan saçlar dışarı uzayamayacağı için mankurdun beynine doğru uzardı. Böylesine büyük acılar çeken mankurt en sonunda hafızasını dahi yitirir ve bir kuklaya dönerdi.
Mankurt kelimesinin başındaki mang mankafanın manı ile aynıdır. Bu kelimenin oluşumunda hayvan olan kurdun bir alakası da yoktur. Kelimeyi şu şekilde inceleyebiliriz:
mang + ır + t (isim kökü + isimden fiil yapan ek + fiilden isim yapan ek)
KAYNAKLAR
ATAY Ayten (2008), “Mankafa, Mankurt Kelimeleri ve ‘An, Man’, Şaşkınlık Sözü Üzerine”, Dil Araştırmaları Dergisi, S.3, s. 87-98
Yorum Bırakın