Kitaplardan yola çıkılarak çizilen illüstrasyonlar, eserleri zihnimizde canlandırmamızda bize fayda sağlarlar, adeta kitapla bütünleşirler. İşte karşınızda edebiyat dünyasına damga vurmuş birkaç eser, birkaç illüstrasyon:

GARGANTUA

Gargantua, Notre Dame'ın tepesinde dinleniyor.

İllüstrasyon: Gustave Doré

"Gargantua" François Rabelais'in 16. yüzyılda kaleme aldığı eser serisinin ikinci kitabıdır. Fransız edebiyatının kurucu metinleri olarak kabul edilen bu eserler, birer fantastik güldürü olmalarının yanında felsefi özellikler barındıran şaheserlerdir. Bu eserde Pantagruel'in babası Gargantua'nın serüvenleri anlatılır. Bir dev olan Gargantua, maceradan maceraya koşarken yolu Notre Dame'a düşer. Ve biraz soluklanmak için katedralin tepesine çıkar. Bir dev için iyi bir seçim gibi görünüyor.

DON QUİJOTE

Manchalı yiğit şövalye Don Quijote

İllüstrasyon: Moebius

İspanyol yazar Cervantes, 1605 yılında yayımlar başyapıtını. Don Qujite ve yoldaşı Sancho Panza'yı maceradan maceraya sürükler. Yazarın asıl gayesi şövalye romanlarını yermektir. Bu romanlardan oldukça etkilenen Don Quijote, İspanyol topraklarını arşınlamaya başlar. Bu illüstrasyonda yanında kapalı kitabıyla düşünceli bir Don Quijote görüyoruz. Muhtemelen çıkacağı yeni serüvenleri planlıyor yiğit şövalye.

ROBİNSON CRUSOE

Robinson Crusoe, papağana konuşmayı öğretiyor.

İllüstrasyon: N. C. Wyeth

Daniel Defoe'nun 1719 yılında yayımlanan eseri "Robinson Crusoe" İngilizce olarak kaleme alınan ilk romandır. Denizde yaşanan bir kaza sonucunda ıssız bir adaya düşen Robinson, hayatının 28 yılını orada geçirmek, adanın şartlarına uyum sağlamak zorunda kalır. Yeni dünyada hayatta kalabilmek için birçok yol dener. Barınak inşa eder, tarım alanları oluşturur, hayvanları evcilleştirir... İnsan doğasının başarılı bir şekilde ele alındığı bu romanda, insanın iletişim kurma ihtiyacını papağan aracılığıyla aktarır bizlere Defoe. 

İMPARATORUN YENİ GİYSİLERİ (KRAL ÇIPLAK)

İmparator, yeni giysileriyle geçit töreninde.

İllüstrasyon: Vilhelm Pedersen

Danimarkalı masal ustası Hans Christian Andersen, 19. yüzyılın ilk yarısında yayımlar masallarını. Onun masalları büyük bir zekânın ürünüdür. İyimserlik-kötümserlik, yergi-övgü gibi zıtlıklar bir aradadır. "İmparatorun Yeni Giysileri"nde yergi ve güldürü bir aradadır. Başta imparatorun kendisi olmak üzere ne çevresindekiler ne de halktan kimseler imparatorun aslında çıplak olduğunu itiraf edemezler. İmparator, burada başına geleceklerden habersiz peşine takılanlarla beraber yürümekte. Az sonra küçük bir çocuk çıkıp "Kral çıplak!" deme cesaretini gösterebilecektir.

MADAM BOVARY

Madam Bovary'nin ölümü

İllüstrasyon: Gethy

Gustave Flaubert, 1856 yılında yayımlar "Madam Bovary"yi. 19. yüzyıl taşra burjuvasini kusursuz bir gerçeklikle anlatır bizlere. Gerek dış dünyaya, gerek insanların iç dünyasına dair betimlemeleriyle çığır açıcı bir başyapıt ortaya çıkarır. Romanın merkezinde Emma Bovary vardır. Onun duygu dünyasını, gelgitlerini, çırpınışlarını görürüz roman boyunca. En yakınları onun yaşadıklarından bihaberdirler. Bir süre sonra çırpınmaya bırakır Emma, yaşamına son verir. Bu illüstrasyonda yakınlarının onun ölümüne verdikleri tepki betimleniyor.

 

GÖRSEL KAYNAKLARI

1, 2, 3, 4, 5