Wandavisin 1.sezon İncelemesi

Wandavisin 1.sezon İncelemesi
  • 1
    0
    0
    0
  • Avengers Endgame'i izledikten sonra artık Marvel bitti demiştim çünkü yapabilecekleri çoğu olayı yapmışlardı, bundan sonra çıkacak işler bence biraz zorlama duracaktı. Ardından koronavirüsün gelmesi ile her şey ertelenmeye başladı. Düzenli olarak her sene 2-3 Marvel işi izlerken bir anda bir seneyi hiçbir Marvel filmi veya dizisi izlemeden geçirdik ve bence bu Marvel için çok iyi oldu çünkü o 1 senede kendini özletti. Yeni fazda gelecek olan filmlerden çok dizileri merak ediyordum. Wandavision'da bunlardan biriydi, iyi olabileceğini düşünüyordum ama bu kadar iyi olacağını hiç düşünmemiştim. 

    Sitcom

    Dizinin neredeyse bütün fragmanlarında her şey sitcom olarak gözüküyordu ama diziye geldiğimizde tamamen sitcom olarak geçen ve bizim ne olduğunu hiç anlamadığımız sadece ilk iki bölüm vardı. Sitcom teması benim çok hoşuma gitti, sitcom benim izlemeyi en sevdiğim dizi türlerinden biri olabilir çünkü süreleri kısa, rahatlatıcı, basit ve eğlenceli oluyorlar. Eskiden beri izlediğim sitcomlardaki yaşam tarzını, o basitliği hep ben de isterdim ve Wanda'nın Amerika dışında bir ülkede yaşayıp bu yaşam tarzını özenmesi, her şeyin sitcom olduğu bir büyü yapması çok mantıklı gelmişti. Üstüne dizi ilerledikçe bunun ailesine de bağlanması çok güzel bir detaydı. Sitcom türünü çok sevmeyenlerin bu kısımlarda sıkılma ihtimali yüksek olsa da ben izlerken çok eğlendim.

     

    S.W.O.R.D.

    S.W.O.R.D. çizgi romanlarda zaten vardı, aynı S.H.I.E.L.D gibi ajanlık yapan bir kurumdu ama tek fark S.W.O.R.D. dünya dışı olaylar ile ilgileniyordu. S.W.O.R.D.'un bu evrende olacağını ilk kez Spider-Man: Far From Home'un son sahnesinde Nick Fury'yi uzayda gördüğümüzde düşünmüştük ama Wandavision'a göre aslında S.W.O.R.D. uzun zamandır bu evrende hatta kurucusu da Captain Marvel filminden Maria Rambeau olarak tanıtıldı. Dizideki yan kötü ise S.W.O.R.D.'un yöneticisi olan Tyler Hayward oldu ve Marvel evreninde film/dizi çıktıktan birkaç hafta sonra unutulacak olan kötüler arasında yerini aldı. 

     

    Jimmy Woo ve Darcy Lewis

    Diğer filmleri izleyip beğendiğimiz yan karakterlerin Wandavision'a transfer olmasıda ayrı bir güzel oldu. Bu sayede hem bu karakterleri  daha çok izleyip onlar hakında daha detaylı bilgiler öğrendik hemde daha önceden filmlerde gördüğümüzden alışma sürecini atlayıp, direkt karakterlere ısınmış olarak izledik.

     

    Monica Rambeau

    Monica Rambeau'yu en son Captain Marvel'da daha küçükken görmüştük. Bu dizide de bence Wanda, Vision ve Agatha'dan sonraki en önemli karakterde Monica oldu. Monica'nın diziye yedirilişi bile çok güzeldi. Infinity War'daki parmak şıklatma ile onun da öldüğünü öğrenmiş olduk ve ilk çıktığı sahnede de Endgame'deki parmak şıklatma ile dönmesini gördük. O sırada hastanedeki panik, kargaşa çok güzel işlenmişti. Infinity War ve Endgame üzerinden kaç yıl geçerse geçsin parmak şıklatma ile yok olma ve geri gelme sahnelerini farklı bakış açılardan görmek hep çok etkileyici olacak gibi duruyor. Çizgi romanlardan zaten Monica Rambeau'nun süper kahraman olacağını biliyorduk, ilk bölümlerde dizi baya bir Monica Rambeau'ya odaklanarak onun Spectrum'a dönüşümünü güzel işledi ancak son bölümlere doğru çıkmaması ve güçlerini çok sınırlı şekilde kullanması biraz üzücü oldu.

     

    Quicksilver, X-Men

    Finalde en canımı sıkan olay Quicksilver olabilir. Evan Peters'ı ilk kez dizide görünce pekte şaşırmadım çünkü bir tek ben mi gördüm bilmem ama zaten dizide olacağı ile ilgili haber daha Haziran'dan belliydi. Sonrasında Cadılar Bayramı bölümünde bol bol Quicksilver görünce baya sevinmiştim ve MCU'nun sıradaki anlatacağı büyük hikayenin multiverse üzerine olacağından, MCU'nun bu dizi ile Fox'tan aldığı karakterleri kendi evrenine sokma ihtimalinin yüksek olduğunu düşündüm. Ama olmadı, yani her zaman düşündüğümüz şeyler olmayabilir ve düşündüğümüz olayların dizide yaşanmamış olması onu kötü yapmaz ama bir önceki rolü Wanda'nın kardeşi olan kişiyi yine diziye o rolle alıyormuş gibi yapıp sonra bomboş bir şey çıkartmak, izlediğim içeriğe olan güvenimi düşürtür. Bu olayı en son Force Awakens'ta görmüştük, karakterleri ve hikayeyi şişirimişlerdi ardından boş balonu Last Jedi'da patlatıp insanların Star Wars'a olan güvenini bir film ile bitirmişlerdi.

     

    Agatha All Along

    Eğer çizgi romanları okuyorsanız Agatha'nın aslında Westview'de yaşayan diğer kişilerden farklı biri olduğunu önceden tahmin edebilirdiniz. Hatta çizgi romandan bilmeseniz bile dizi önceden Agatha ile ilgili bolca açık verdi. Yani hepimiz biliyorduk ama Agatha'nın gerçek halini açıklama şekli o kadar güzeldi ki açıklanmadan birkaç dakika önce her şeyi unutuyorsunuz ve bilip bilmeyen herkes için eğlenceli bir sürpriz oluyor. Agatha kötü karakter olarak ortalamaydı, yani en azından Tyler Hayward'tan kat kat daha iyiydi. Ama Agatha'nın MCU için önemli olan olayı evrende bize artık cadılarında olduğunu gösterdi. Ayrıca 1963 yılınıda göstererek belki o zamanlarda geçecek bir MCU işi için karakterlerde eklemiş oldu. Agatha bence Wanda ve Vision'dan sonra dizideki en önemli karakter olmasının yanında izlemesi de en keyifli olan karakterlerden biriydi bu da Kathryn Hahn'nın başarılı oyunculuğu sayesinde diyebilirim.

    Wanda ve Vision

    Geldik dizimizin ana karakterlerine, öncelikle Elizabeth Olsen'da Paul Bettany'de efsane iyi oynamış, hatta bu dizi sonrası ikisini de biraz daha fazla görebilirmişiz gibime geliyor. Wanda ve Vision'a geçmeden bence önce çocuklardan bahsetmek gerekiyor. Tommy ve Billy ikizler ve özel güçleri de aynı Wanda ve Pietro'da olduğu gibi süper hız ve büyü, çocukların özel güçleri dizide beklediğimden bile daha iyi işlendi diyebilirim. Üstüne çocuklar Wanda için çok önemli olduklarından dizininde belli bir duygusal yükünü de başarılı bir şekilde taşıdılar.

    Vision'a gelecek olursak ilk başta neler döndüğünü kimse anlayamadı, Vision ölmedi mi? Wanda mı yarattı diye düşünürken, final bölümü ile Wanda'nın içindeki soul stone ile yaratıldığını öğrendik ve kendi içinde de gayet mantıklıydı. White Vision'e görünce ise bir sürü olabilecek şey gördüm ama dizi onların yerine daha basit ve yine evren içinde tutarlı bir yol seçerek eski Vision ile White Vision'ın zihinlerini birleştirmeyi seçti ve bu sayede eski Vision'nın MCU'ya geri dönmesi içinde yol açıldı. White Vision'da benim beklediğim olay ise belki Ultron'a bir gönderme yapabilecek olmasıydı ama o yolu en azından şimdilik tercih etmediler.

    Wanda çizgi romanlarda genel olarak sevdiğim bir karakterdir, MCU'da da hiç fena gitmiyordu ama bu dizi karakter için çok önemli bir merdiven işlevi gördü. Bu dizi sayesinde Wanda artık cgi büyü atmak yerine Scarlet Witch'e dönüştü. Wanda'nın hikayesi çizgi romanlarda baya bir acıklıydı. Aslında düşününce MCU'da da öyleydi ama hiçbir zaman karaktere tek başına odaklanmadıklarından bunu bir türlü göremiyorduk. Bu dizi sayesinden Wanda'nın çocukluğundan, filmler arasındaki boşluklara ve şimdiye kadar süren hikayesini neredeyse tamamlamış olduk üstüne bir yandan da gelecekte olabilecek önemli olaylara da kapı açılmış oldu.

    Son Olarak

    Wandavision yazı sonrası sahneler ile de bize gelecek yapımlar için kısa bir tanıtım yaptı. Skrull'ların gelmesi ile Monica Rambeau'yu Secret Invasion'da göreceğiz ve Wanda'nında büyü konusunda geliştiğini ve çocuklarının da peşini bırakmayacağını görmüş olduk.

    Genel olarak MCU işleri içinde ortalamanın üstünde bir yapım izledik diyebilirim ve eğer Marvel House of M vurgusu ve sürpriz oyuncu muhabbetini yapmamış olsaydı beklentilerimizi yükseltmeyeceğimizden çok daha keyifli bir dizi izlememizi sağlayabilirdi. Bu yüksek beklentiye rağmen hikaye çok farklı yönlerde gidip beni hayal kırıklığına uğratsada karakterlere bu kadar derin odaklanması ile izlemesi çok keyifli bir yapım olarak karşımıza çıktı.

     

     

     

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.