Asırlık kıskançlığın kurbanı

Asırlık kıskançlığın kurbanı
  • 3
    0
    0
    1
  • SANATÇI: Caravaggio   YIL:1597   TİP: YAĞLI BOYA   YER:FLORANSA  DÖNEM:BAROK

    Bu eser göstergebilim yöntemi ile incelenmektedir.

    İlk olarak kapalı bir tablodur. Genel anlamda soğuk renkler kullanılmıştır. Yüzüne vuran ışık başın ne tarafa düştüğünü göstermektedir. Üç boyutlu bir görünüm yaratır. Medusa'nın yanakları ve çene çizgisi, resmin doğasını tamamlamak için uzatılmıştır.

    Gösteren: Perseus’un kalkanına yansıyan görüntüsü görünmektedir. Caravaggio’nun Medusa’sı kanlı karanlık görüntüsü bakanda ilk başta korku duygusu uyandırıyor. Oysa ki bakışlarından kaynaklı olarak bakanı taşa çevirmek yerine kontrolü bakan kişiye vermektedir. Bakılan kişi artık Medusa’dır.

    Gösterilen: Resminde Caravaggio, Medusa'nın yerine kendi yüzünün kendi portresini, korkunç bakışına karşı bağışıklığını göstermenin bir yolu olarak tasvir ediyor. Benim gördüğüm ise, Medusa’nın ölümlü olduğu. Bu ölüm anında ki duygusunu yüzünde çok belirgin bir biçimde esere bakana hissettirmesidir. Kocaman açılmış ağzı ve büyümüş gözleriyle dehşet ifadesi sunmaktadır.

    Yılanlar sanki hareket halindedir ve yaşamı simgelemektedir. Yaşamın ölümden kaçmamasıdır. Güzelliği nedeniyle kurban edilen Medusa’nın o anda bile hem korkumuzu hem de arzumuzu yansıttığımız bir zemin oluşturuyor.

    Bu eseri incelemeye değer bulmamın nedeni mitolojideki yeri ve günümüze kadar gelmiş olan Medusa efsanesi aslında güçlü bir kadının tecavüze uğraması, şeytanlaştırılması, ardından da ataerkil toplum tarafından katledilmesidir.

    “Farklı farklı veçhelerde karşımıza çıkan Medusa’nın bize gösterdiği şey, efsanenin genelgeçer bir hakikat taşımadığı. Güzel kurban, vahşi canavar, güçlü yaratık – Medusa tüm bunlar ve daha fazlasıdır. Belki de, bu değişken doğası nedeniyle tükenmek bilmez bir hayranlığı beslemiştir. Medusa hem kadınların öfkesinin bir sembolü hem de bizzat intikam almak istediği ataerkil güçler tarafından cinselleştirilen bir figür.”

    Medusa birçok film ve efsanelere konu olmuştur. Medusa’nın trajik hikayesini bilmeyen yoktur. Yunan mitolojisinde gözlerine bakanı taşa çevirdiğine inanılan yılan saçlı, keskin dişli, dişi canavar. Gorgon kardeşlerden tek ölümlü olanıdır.

    Medusa sanıldığı gibi canavar olarak doğmamıştır. Asırlık bir kıskançlığın kurbanı olmuştur. Medusa bakanların gözlerini kamaştıran bakire bir kızdır. Athena’ya tapar ve kız kardeşleriyle onun tapınağında yaşar. Medusa’nın altın sarısı saçları Poseidon'u cezbeder. Poseidon, Athena'nın bir tapınağında zorla Medusa’ ya sahip olur ve Athena buna karşılık Medusa'nın saçlarını yılanlara dönüştürür. Ve onu lanetler. Laneti ise ''ona kim bakarsa taşa dönüşsün'' şeklinde olur. Gel zaman git zaman Athena bu cezayla da yetinmemiş ve Medusa'yı öldürmek için Argos Kralı Akrisios'un kızı Danae'nin, Zeus'tan olma oğlu Perseus'la yani üvey kardeşiyle iş birliği yaparak Medusa'nın kafasını kesmeye karar vermiş. Perseus üvey kız kardeşinin bu isteğini hemen yerine getirerek ışıltılar saçıp insanların gözlerini kamaştıran keskin kılıcını savurduğu gibi zavallı Medusa'nın yılan saçlı kafasını bedeninden ayırıvermiş.

     Medusa’nın başını birçok eserde görebiliyoruz. Medusa’nın başının koruyucu özelliği olduğu düşünülüyordu bunun en belirgin örneği ise Athena, Raffaello’nun 3. tablosu olan Atina Okulu’nda Aristoteles’in solundaki Athena ve elindeki kalkanı dikkat çekmekte. Çünkü belirgin bir biçimde kalkanın üstündeki Medusa başını görebiliyoruz. Aynı zamanda Athena’nın göğsünde takılı olan Aegis’in motifleri de yılan biçiminde ve tam ortasında bir gorgon başı bulunmakta.

    Birçok mimari eserde de bulunan Medusa, başta Ara Gülerin bir çekim sonrasında dönüş yolunda keşfi sonucu Afrodisyas içerisinde Medusa başı tasvirli bir heykel görünmekte. Aynı zamanda Sarnıcı’nda 3 adet ters çevrilmiş Medusa başı bulunmaktadır. Medusa başlarının 3 tane olması 3 kız kardeşi simgeliyor olabilir ya da bir rivayete göre de Medusa, yana bakıp kendisini taşa çevirmiştir. 

    Bu yüzden buradaki heykeli yapan heykeltıraş, ışığın yansıma açılarına göre Medusa’ yı üç ayrı konumda yapmıştır.

    Medusa’nın ölümlü olması ve kan damlalarının yılana dönüşmesi de ayrı bir tezatlık oluşturuyor. Ölümsüz olan yılanlar ve ölmesine rağmen laneti devam eden Medusa’nın ölü mü yoksa hala yaşıyor mu sorusu ise tekinsizliğe itmekte. Nitekim eserdeki başın kesik halde görüntüsü ise dehşeti ve tekinsizliği belirgin hale getiriyor.

    Medusa’nın yılanları da Medusa kadar önem arz etmekte nitekim Vatikan’daki Papa’nın bile konferans salonu yılan şeklinde. Mitolojideki yeri de ayrı bir öneme sahip. Hem zehir hem de panzehir olan yılan, besinini bütün olarak yutması ve karnında uzun süre saklaması "ana karnına dönüş" ile özdeşleştirilmiş ve bu nedenle yılan pek çok mitolojide ölümü takiben yeniden doğuşu sembolize eder olmuş ve "yaratıcı" görevi üstlenmiştir. Sümerlere ait Gılgamış Destanı’nda ise ölümsüzlük otunu yılan yer ve ölümsüzlüğe yılan erişir. 

    Erken Sümer ve Akkad eserlerinde dünya axis mundi denen bir direk tarafından taşınır halde resmedilir. Bu direk etrafında sıklıkla iki yılan sarılıdır.

    Dini açıdan bakıldığında yılan daha sonralarda şeytanla özleştirilmiştir. Havva ve Ademin Cennetten kovulmasına neden olduğu inanılmıştır.

    Birçok mitoloji de yer bulan yılan özellikle Türk mitolojisiyle benzerlikler göstermektedir. Yunan mitolojisindeki Medusa ve Türk mitolojisindeki Şahmeran birbirlerine çok yakın tasvir edilmekte. Öyle ki araştırmalara göre Fatih Sultan Mehmet döneminde sarnıçta Medusa’ya ait lahidin olduğu ve Abdülhamit döneminde, Abdülhamit’in ilgisiyle o lahidin bulunup çıkartıldığı söylenmekte. Boş bir biçimde o dönemde Fatih Camiinde sergilendiği resimli gazete de yayımlanmış. Medusa ve Şahmeran efsanesine bakıldığında ikisinde de ortak özelikler mevcut.

    a) İki karakterde de bedensel olarak yılan ve insan türünün birleşimi görülmektedir. Medusa’nın saçları yılan, Şahmeran’ın belden aşağısı yılandır.

    b) İki karakter de bünyesinde hem zehirli hem şifalı olmak üzere iki çeşit kan taşımaktadır.

    c) İki karakter de nazardan korunmak amacıyla kullanılmıştır.

    d) İki karakterin ölümünün ardından yeni efsaneler türemiştir. Medusa’da Pegasus efsanesi, Şahmeran’da Lokman Hekim efsanesi. Her ne kadar Pegasus ile Lokman Hekim arasında bir bağ olmasa da, incelediğimiz iki karakter kendisinin ardından yeni bir şeyler bırakmıştır.

    Bu ortak özelliklerden en çok ikincisi benim dikkatimi çekmektedir. Onun haricinde tüm özelliklere bakıldığında kültürlerin birbirinden etkilendiğini ve her kültürün bu etkiye kendi yaşam biçimlerinden, kendi duygularından da bir şeyler katıp yeni karakterler yarattığını görmekteyiz.

    Büyük İskender farklı inanışlardaki tanrıları Yunan Tanrıları’nın farklı formları olduğuna inanmıştır. Örnek verecek olursak, Mısır Tanrısı Amon’u Zeus’un farklı bir formu olarak görmüştür. Daha sonraları Romalılar Osiris’i Dionysus’a, Horus’u Apollon’a denk tutmuşlardır. Kim bilir belki Şahmeran’da Medusa’nın farklı bir formudur.

    Ayrıca popüler kültürde de Medusa’yı görmek mümkün Medusa adında 2015 yapımı bir film ve şimşek hırsızı, titanların savaşı gibi filmlerin içinde de yer almakta. 

     

    KAYNAKÇA

    https://en.wikipedia.org/wiki/Medusa_(Caravaggio)

    https://baslangicdergi.org/medusa-efsanesi/

    https://resimbiterken.wordpress.com/2014/07/05/caravaggionun-medusa-eseri/

    https://dusunbil.com/raffaellonun-atina-okulu-saheserinin-arkasindaki-hikaye/

    https://seyler.eksisozluk.com/her-kulturde-kendine-yer-bulmus-mitolojinin-vazgecilmez-simgesi-yilan#:~:text=Mitolojide%20y%C4%B1lan%20fig%C3%BCr%C3%BC%20olduk%C3%A7a%20pop%C3%BCler%20bir%20kavram%20olarak%20kar%C5%9F%C4%B1m%C4%B1za%20%C3%A7%C4%B1kmakta.&text=ayr%C4%B1ca%20y%C4%B1lan%C4%B1n%20besinin%20b%C3%BCt%C3%BCn%20olarak,ve%20%22yarat%C4%B1c%C4%B1%22%20g%C3%B6revi%20%C3%BCstlenmi%C5%9Ftir.

    https://www.yerebatan.com/tr/hakkimizda

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.