“Souvlaki bir uyuşturucu gibidir, muhteşem ses duvarı ve uhrevi sözleri ile sizleri büyüler ama bu yanılsamanın ötesindeki gerçeği gördüğünüzde, gerçeğin ne kadar trajik olduğunu anlarsınız.”

Bu yoruma Souvlaki hakkında araştırma yaparken denk gelmiştim ve bundan daha iyi bir açıklama yapılamazdı albüm için. Albümü ilk dinlediğinizde enstrümanların ve vokalin sıcaklığı ve nazikliği sizi hızlıca kendisine çeker. Hemen sizi kendine alıştırır ama her dinlemenizde, sözleri her duyduğunuzda ve bu konu üzerinde kafa yorduğunuzda albümün ne kadar hüzünlü olduğunun farkına varırsınız. Başka bir incelememde de dediğim gibi bazı albümler vardır. Bu albümler size müzikal zevkin ötesinde daha farklı şeyler yaşatabilir, farklı duygular aktarabilir. Müzikten daha fazlasına odaklanmanız gerekir. Bu tarz albümler listemde Souvlaki’de vardır.

Souvlaki, Slowdive’ın ikinci stüdyo albümüdür. 1992’in başlarında Avrupa turnelerindeyken Souvlaki üzerinde çalışmaya başlarlar. 40’tan fazla potansiyel şarkı üretirler fakat plak şirketleri tarafından reddedilir. İngiltere’ye geri döndüklerinde Slowdive, Brian Eno ile temasa geçer ve albümü üretmesini isterler. Başta Eno çok istekli olmasa da birkaç gün kayıt yapmayı kabul eder ve “Sing” ve “Here She Comes” parçalarını üretirler. Brian Eno'nun albümdeki etkisi büyüktür.

Halstead, Goswell ile olan ayrılığından dolayı kırgın bir durumdaydı. Albüm kayıtları esnasında stüdyodan ayrılır. Kalan üyeler kayıtlara devam ederler. Halstead kendini toparlayıp geldiğinde ise sade ve daha kişisel şarkılar yazar. 1 Haziran 1993 yılında ise albüm yayınlanır. Albüm güzel yorumlar alarak Shoegaze klasikleri arasında yerini alır.

Albüm hakkında kişisel yorumlarıma gelirsek dinlemekten en keyif aldığım albümlerden biridir. Albümü derin düşüncelerine eşlik etmesi içinde dinleyebilirsiniz, kafa dağıtmak içinde. Genel olarak  melankolik bir havada olsa da çeşitlilik barındıran bir albüm. Şarkıların sözlerini okuduğunuzda kendi kafanıza göre sözleri yormak çok güzel bir duygu. Bu sayede şarkıları daha fazla içselleştirebiliyorsunuz. Her albüm bunu yapmanıza izin vermiyor.

Müzikal anlamda diğer Shoegaze albümlerine göre gürültü faktörü daha az. Hatta bazı albümlerde ön plandayken burada arkada hafif bir gürültü var ve o hoş bir hava katıyor. Bass gitar için, bass olunca belki fark etmezsiniz ama olmadığı zaman bir şeylerin ters olduğunu hemen anlarsınız derler. Bu albümde de gürültü için aynısını diyebilirim.

Halstead ve Goswell’in biten ilişkilerinin sonrasında böyle harikulade bir albüm çıkarmaları beni hep şaşırtır. Yani başarısız bir ilişkinin arkasında genelde bağlar kopar, diyaloglar eskisi gibi iyi bir şekilde ilerlemez hele ki bir albüm yapmak… İkisini de böyle bir şey başarabildikleri için ekstra takdir ediyorum.

Kısaca Slowdive’in Souvlaki’si sizi melankolik ve kayıp hissettirecek bir albüm. Dinlediğinizde her notada her kelimede bu hisleri hatırlayacaksınız.

Albüme 10 üzerinden 9 puan veriyorum. Dinlemek isteyenler albümün Spotify linki...