Tolkien’e İlham Olan Yazar ve Unutulmuş Eseri

Tolkien’e İlham Olan Yazar ve Unutulmuş Eseri
  • 5
    0
    1
    2
  • “Koskoca Tolkien’e kimler ilham olabilir ki ya” düşünceleriyle girdiğiniz bu içeriğe hoş geldiniz. Yazarlar, okurlar ve kitaplar bitmeyen bir etkileşim döngüsünde döner dururken “ilham” almamak ütopik olurdu; tarzlar, akımlar ve dönemler değişir ayrıca işin içine özgünlük de girer ama “ilham” hep oradadır. 

    Gündemden hiçbir zaman düşmeyen ve düşmeyecek olan “Yüzüklerin Efendisi”ni bizlere kazandıran J. R. R. Tolkien denince aklımıza hemen kurduğu “fantastik” dünya gelir…  Bu dünya oldukça yaratıcı ve büyülüdür. Üzerine birçok şey yazıldı, çizildi ve sinema dünyasında her izleyeni alıp götüren uyarlamaları bile ses üstüne ses getirdi. 

    “Fantastik edebiyat”ın simgelerinden biri haline geldiği kuşkusuz ve biliniyor. Özellikle yazıldığı dönemde  “fantastik” insanlar için bambaşka bir şeydi. Belki de o yüzden hemen üne kavuştu ve okuyan çoğu insan tarafından çabucak benimsendi. İnsanlar genelde “yeni” olan her şeye daha hızlı bağlanıyor(benim gözlemim) 

     

     

    Bana gelecek olursak; fantastik kitapları bu dünyadan kaçmak istediğim ve darlandığım zamanlar da okumayı tercih ediyorum genelde. Ve inanır mısınız daha keyifli bir yolculuk hissi veriyor böyle bir okuma şekli. O büyülü dünyaların ve heyecanla ilerleyen maceralı yolculukların odağında olmak çok renkli değil mi sizce? Klasiklerin yeri ayrı olsa bile zaman zaman bu kasvetten birazcık uzaklaşmak için fantastik bir yola giden otoban çıkışını tercih etmek iyi geliyor bana. Bazen çıkışları değerlendirmek lazım. Çıkmaz bir sokağa girmeyin yalnız, dikkat! 

     

    Fantastik edebiyatın ilklerine dair çok geniş bir bilgi yelpazesine sahip değiliz “dünyalılar” olarak. Çoğu edebi türün ilkleri biliniyor; her geçen gün daha fazla okura ulaşıyorlar ve okundukça da okunuyorlar. Peki fantastik edebiyatın yapı taşlarını oluşturan yazarlar ve eserlere dair ne biliyoruz? Ne zaman yazılmışlar? gibi sorulara burada cevap bulabilirsiniz diye düşünüyorum. Ama en iyi cevabı bu kitapları okuyarak alabilirsiniz. İşte okumanız için bir kaynak var; 

     

    “Unutulmuş Fantastik Klasikler”

     

    Günümüzde severek okuduğunuz birçok fantastik kitabın geçmişi olduğuna inanmak biraz güç gelebilir hatta Tolkien’in etkilendiği ve kendisinin oluşturduğu karakterleri için örnek aldığı bir yazar olan George MacDonald’ın kaleme aldığı “Fantastes” bu alanın ilklerinden olarak kabul görüyor. Yani demem o ki sizin çok sevdiğiniz “Hobbit” 1937’de yazılmıştı ama bu gibi eserlerin daha önceden üretildiğini öğrenmek sizi şaşırtmıştır eminim. 

     

    1858’te yayımlanan Fantastes bu türün ilklerinden ayrıca İthaki Yayınları’nın hazırladığı “Unutulmuş Fantastik Klasikler”in de ilk kitabı! Ne kadar harika olmuş; fakat acı olan ne yazık ki yayımından günümüze kadar olan süreçte diğer türlerin ilkleri gibi çok okunmak yerine cidden “unutulmuş” olması ve pek bilinmemesi. Halbuki Tolkien’in sözü Fantastes’in arka kapağından bize el sallamakta: 

     

    “Karakterlerimin bazılarını doğrudan George MacDonald’a borçluyum.”

     

    Tolkien’in bu sözünü Fantastes’i okuduktan sonra daha iyi anlayacaksınız. Çünkü benzerlikler var; Hobbit ile Yüzüklerin Efendisi’ni okuduğum için bu benzerlikleri fark etmek hoşuma gitti diyebilirim. Bu kitaptan ve yazardan haberim yokken Tolkien’in evrenini sadece kendisinin yeteneği ve hayal gücüyle yarattığını düşünmüştüm ve buna inanmıştım. Ama yazının başında da belirttiğim gibi “edebiyat dünyasının hiç bitmeyen bir etkileşim döngüsünde” olduğunu unutmuşum. Bu yazının anahtar kelimesi ise “unutmak” oldu. Ne kadar acı bir fiilmiş meğer “unutmak”. 

     

    162 yıl sonra basılması trajik olsa da sonunda biri bu önemli detayı atlamamış ve İthaki Yayınları sayesinde C. S. LewisJ. R. R. TolkienG. K. ChestertonMark TwainMadeleine L'EngleDavid LindsayW.H. Auden gibi yazarlara ilham olan bu eserden ve yazardan haberimiz oldu. 

     

    George MacDonald’ın Hayatı

     

    İskoç Papaz, Yazar ve Şair

    Doğum: 10 Aralık 1824

    Huntly, Aberdeenshire, İskoçya

     

    Ölüm: 18 Eylül 1905 (80 yaşında)

    Ashtead, Surrey, İngiltere

     

    Özellikle yazdığı dokunaklı masallar ve fantezi romanları ile bilinir. W. H. AudenJ. R. R. TolkienC. S. LewisE. Nesbitve Madeleine L'Engle gibi birçok yazar MacDonald'ın eserlerinden etkilenmiştir. C. S. Lewis, MacDonald'dan "ustam" diye bahsetmiş ve şöyle demiştir: "Bir gün tren istasyonundaki kitapçıdan Phantastes'ın bir kopyasını aldım ve okumaya başladım. Birkaç saat sonra, büyük bir öncü ile karşılaştığımı anlamıştım." G. K. ChestertonPrenses ve Goblin kitabını "varoluşumda büyük değişim yaratan kitap" olarak tanımlamıştır.

    En bilinen eserleri; PhantastesThe Prenses ile GoblinKuzey Rüzgarının GerisindeLilith ile "Ağırlıksız Prenses", "Altın Anahtar", "Kayıp Prenses" masallarıdır. Yazma amacını "Çocuklar için yazmıyorum, yaşlarının beş, elli ya da yetmiş beş olması fark etmez ama çocuk gibi olanlar için yazıyorum." diye anlatmıştır.

    MacDonald, Charles Ludwig Dodgson'un ya da yazar ismiyle "Lewis Carroll"'un da akıl hocası sayılabilir. Dodgson'u Alice Harikalar Diyarında'yı yayınlatmaya ikna eden, MacDonald'ın tavsiye ve ısrarları ve onun sayısız erkek ve kız çocuğunun kitaba olan ilgisi olmuştur.

     

    Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/George_MacDonald

     

    Fantastes yorumum: 

     

    Bu seriden daha önce iki kitap okumuş ve çok beğenmiştim(Sisler İçindeki Lut- Elfdiyarı Kralı’nın Kızı). Unutulmuş Fantastik Klasikler’i sırasıyla okumadım çünkü bu bir seri değil farklı yazarlar ve birbirinden değişik hikayelerden oluşmakta. Okuma sırası ve seçim zevki size kalmış yani. Fantastes hayal kırıklığına uğratmadı çünkü yukarıda bahsettiğim iki kitabı da sevdiğim için bir beklenti hissiyle başlamıştım. Ruh halime en yakın bulduğum “fantastik klasik” oldu nedeni ise Anodos adlı kahramanın gerçek dünyadan çok uzak ve farklı olan periler diyarında çıktığı karmaşık yolculuktu. Anodos ismi Yunancada “yolu olmayan” ve “tırmanış” anlamına geliyormuş bu arada. (Arka kapak bilgisi) 

     

    Ruhuma neden hitap ettiği biraz derinlerde kaldı onu yüzeye çıkarmam gerekirse; Anodos’un başına gelmeyen kalmadı çünkü :) Kahraman düşe kalka ve bir yerlere tutunmaya çalışarak ilerlediği için kendimden bir parça okuyormuş gibi hissettim. 

     

    Kurgu içinde “tek bir olay” olmaması da hoşuma gitti. Kitap içinde kitap gibi olmuş; Anodos sayesinde bir sürü masal, efsane ve şarkılar okumuş oldum. Birbirinden farklı bu öğelerin ortak özelliği ise hüzünlü ve şaşırtıcı olmaları. Dört elle sarılıp okuyorum fakat tam yokuşu tırmanırken ayağım kayıyor ve geriye dönüşü olmayan yuvarlanma seanslarına geçiyorum bu masalların içinde. Karmaşık olsada sayfaların içinde kayboldum diyebilirim. Periler diyarına girmek için Anodos gibi ben de çabaladım ve meyvelerini aldım :) 

     

    Fantastik edebiyatın ilklerinden olarak kabul gören ve Tolkien gibi daha nicelerine ilham olan bu kitabı ve yazarı sevdim; herkesten ve kendinizden kaçmak istediğiniz zamanlarda okunursa mutlu etme yüzdesi göklere çıkıyor.

     

    Unutulmuş Fantastik Klasikler'den severek okuduğunuz kitaplar var mıdır? Fantastik edebiyatın ilkleri hakkında sizler ne düşünüyorsunuz? 

     

     


    Yorumlar (1)
    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.