-Nereye gidiyorsun bir kere daha anlat bana lütfen, hayal edemiyorum, hayal edemezsem nasıl bulacağım o yeri.
-Israr etmesene çocuk gibi Bade, bulamazsın diyorum ya, ne kadar anlatsam da nafile ,benden başkası giremez oraya bundan sonra.
-Çocuk gibi diyorsun ama anlamıyorum seni, imkansıza tutulmak çocukluk mu, hem çocuk olmak kötü mü bade?, sende insanları çocuğa çevirmez misin?
-Benim gittiğim yer, eskiden suların durmadığı kötü otların bitmediği, şifa saçan, ışığı barındıran bir yeriken, Şakir, Şakir olmayı bırakıp Can olalı sadece ben girebildim içeri, doğrusu girse de yaşayamaz, benden başka kimse göremez nehirleri, Hülyalar yaratırım ki Şakir’in yokluğu farkedilmesin , Can kendi derdine düşsün, Devrana dalsın. Bilirim ki gelmek istersin gönül meclisine, bilirim de senin ışığını yansıtacak bir kalp duvarı yok artık, istesen de kurtarmazsın, çalışsan da Elgin düşersin.
-Canan olamadan Elgin düşmekse kader, varsın can yolunda olsun, bu cana ışığı verecekse gözlerim, çocuk olur kör ebe oynarım, olmaz mı ?
Dipnot:
BADE- aşk ve şarap
ŞAKİR- kıymet bilen
HÜLYA- tatlı düş ve vehim
CAN- insanın özü
ELGİN- gurbette yaşayan, yabancı
CANAN- sevilen
DEVRAN- dünya
Yorum Bırakın