Öncelikle kişisel bir yerden giriş yapmak istiyorum. Bence Zodyak'taki en zor aks Yengeç-Oğlak aksı. Bu tabi ki kişisel bir düşünce, "zorluk" tanımı da göreceli bie kavram en nihayetinde ama bu konuda 6 gezegenim bu aksta yerleşmiş olduğu için çok objektif bakamıyorum. Oğlak benim için zor bir burç oldu ilk başlarda, çünkü Güneş-Merkür-Kiron stelyumum Yengeç'te ve tam karşılarında Uranüs-Satürn-Neptün Oğlak burcunda; tahmin edebilirsiniz ki hayatımda oldukça dominantlar.

Astrolojinin "eli sopalı öğretmen"i olarak ifade edilen Satürn'ün Merkür'üme neredeyse partil karşıt açısı, hayatım boyunca öğrendiklerimden, bildiklerimden şüphe etmeme, yetersizlik hissetmeme ve kendimi ifade etmeye çalıştığım zamanlarda engellenmişlik, sınanıyormuşluk hissine sebep oldu. Tabi ki bunlari deneyimliyordum, farkındaydım ama astrolojiye ilk başladığımda bunları neden yaşadığım konusunda muazzam bir aydınlanma yaşadım. Ben sürekli kendimi ifade ederken karşımdaki ne der diye düşünürken ordan Satürn Oğlak alinde cetvelle beni izliyormuş zaten. Hala bu yerleşimlerle barışıp barışamadığıma çok emin değilim ama Oğlak'la barışmam gerçekten uzun sürdü (karşıt açı). Ben Yengeç kismını benimserken karşısi bana tamamen yabancıydı. Bu pandemi süresince çok fazla çalışmaya, etkinliğe, eğitime katıldım. Çok fazla insan girdi hayatima ilk başta ama sonra bir elin parmak sayısı kadar kaldılar. Sonra bir baktım ki elimde kalan ve sohbetlerine, eğitimlerine severek koşa koşa gittiğim insanların hepsi Oğlak burcu çıktı.

Bu uzun girizgahtan sonra Oğlak burcuna gelelim artık. Oğlak, Sümer'de Enki. Sembolüne dikkat ettiniz mi hiç, baş kısmı keçi, ayak kısmı balık kuyruğudur Oğlak glifinin. Bunlar Enki'nin sembolleridir, mühründe bu semboller bulunur. Enki, yaşamın ve evrenin düzenini kuran Tanrı'dır. Dolayısıyla Oğlak; inşa etmektir, güç ve iktidar arzusudur, sorumluluktur ve çalışmaktır. Zeus'u besleyip büyüten keçi Amaltheia'nın kırılan boynuzunu Nympha'lar meyvelerle doldurmuştur, Oğlak'ın çalışmasının mükafatıdır bu ve "Bereket Boynuzu" denmiştir adına. Enki de tarıma katkıda bulunur.

Benim en sevdiğim mitolojik karakterlerden biri Pan'dır Yunan mitolojisinde. Bu da başka bir Oğlak sembolojisidir. Pan'ı bence en güzel anlatan kitap Robbins'in Parfümün Dansı'dır. Pan burada biraz farklı olarak çirkin, çok kötü kokan bir yarı keçi olarak tasvir edilmiştir. Hermes oğlu Pan'ı Olympos'a götürdüğünde Tanrılar onunla dalga geçince, Pan'da kabul edilmeme, reddedilme korkusu oluşur. Oğlak'ın yetersizlik ve sevilmeme hissi buradan gelir. Bazı rivayetlere göre Panik kelimesinin kökü de Pan'dan gelir. Oğlak bu hislerle baş edebilmek için duygularını bastırabilir, savunma mekanizmaları geliştirir, etrafina duvarlar inşa eder (Satürn), katı görünür ve çok ciddiye alır her şeyi. Bazen sadece o sevilmeme ve yetersizlik hissi yüzünden Atlas gibi dünyayı yükler üstüne, taşıyamacağı kadar çok sorumluluk alır. Gücünü ve otoritesini korumak ister.

Satürn'ün yönetimi altında Oğlak,hükmetmek isteyebilir, statü ister, bunu yaomaya çalışırken duyguları ikinci plana atar, onları görmek istemez (karşıt burcu Yengeç). Bu bazen acımasızlık, merhametsizlikle suclanmasına sebep olur. Oysa kendi içindeki otorite ile yüzleşmektir asil amacı. Kendi kendinin sorumluluğunu alabilmeyi öğrenmelidir mesela. Özdisiplindir Satürn'ün sınavı bir nevi, düzenli, planlı çalışmaktır. Pan demiştik, "pan-" ön eki Latince'de "tam,bütün" demektir aynı zamanda. Oğlak, duygularıyla bütün olmayı öğrenmelidir aslında. Bunun için o da karşıt burcu Yengeç'e bakmalıdır. Her bastırdığı duygusunu içselleştirmeli, onları tanımalı ve kabullenmelidir. Son bir dipnot, karşıt açı bütünler açıdır. Her şey zıttıyla var olur. Iki zıt uç birbirinin karşıtı değil, aynı şeyin derece olarak farklılığıdır aslında. Okuduğunuz için teşekkürler...©

©2021 Ege Yeşilova - Tüm hakları saklıdır.

İzinsiz ve yazarın ismi gösterilmeden hiçbir şekilde kopyalanamaz ve yayınlanamaz.