Vajinismus: Öcüleştirilmiş Cinsellikten Doğan Korku

Vajinismus: Öcüleştirilmiş Cinsellikten Doğan Korku
  • 5
    0
    0
    3
  • Vajinismus kelime kökeni olarak, vaginia (kılıf) ve ismus (eylem) kelimelerinin bir araya gelmesinden oluşmuştur. Vajinaya giriş esnasında duyulan yoğun ağrının ve korku/kaygının varlığından dolayı, vajina kaslarının gerilmesi ile birlikte vajinanın bu teşebbüsleri kabul etmemesi durumudur. Vajinismusun varlığı cinsel birlikteliği engellemekte veya kısmen yaşanılsa bile bu acı verici ağrılara sebep olabilmektedir. Vajinanın 1/3 dış bölümünde, yani vajinayı saran kaslarda kişinin isteği dışında ve tekrarlayıcı spastik kasılmalar görülür.

    Var olan bu kasılmalar ve ağrılar yalnızca penisin vajinaya girişi esnasında meydana gelmemektedir; parmak, tampon vb. vajinaya giriş teşebbüslerinde, kadının vajinasına bir obje veya penisin girdiğini hayal etmesi (imajinasyon) halinde de görülebilmektedir. 

    Bu anlamda Vajinismus, cinsel birliktelik üzerine duyulan yoğun bir korkuyu barındırır. Duyulan korkunun şiddeti kişide fobi oluşturabilir: Spazm, fobi ve kaçınma döngüsü ortaya çıkar. Bir başka deyişle kadın bedeni, korkusuna karşın kendisini korumaya almaktadır. 

    Vajinismus tanısı ilk ortaya çıktığı zamanlarda fiziksel bir sorun olarak görülmüş; vajinanın boyutundan dolayı gerçekleştiği sanılmıştır. Ancak daha sonra yapılan araştırmalar, vajinanın ilişki süresince esneyebildiği, büyüyebildiği ve her boyuttaki penisini içine alabileceği anlaşılmıştır. 

    Vajinismusun tanı ölçütleri DSM-IV-TR’de şöyledir:

    A. Vajinanın dış üçte birindeki kaslarda cinsel birleşmeyi (koitus) engelleyecek biçimde, yineleyici bir biçimde ya da sürekli olarak istem dışı spazmın olması. 

    B. Bu bozukluk, belirgin bir sıkıntıya ya da kişilerarası ilişkilerde zorluklara neden olur. 

    C. Bu bozukluk, başka bir Eksen 1 bozukluğuyla daha iyi açıklanamaz (örn. somatizasyon bozukluğu) ve sadece genel tıbbi bir durumun doğrudan fizyolojik etkilerine bağlı değildir.

    Vajinismus DSM-V Tanı Ölçütleri

    A. Aşağıdakilerden birinde (ya da daha çoğunda) sürekli ya da yineleyici güçlük çekme

    1. Birleşme sırasında vajinaya girme

    2. Vajinaya girme girişimleri sırasında vulvovajinada ya da pelviste ağrı duyma

    3. Vajinaya girme girişimleri sırasında vulvovajinada ya da pelviste ağrı duymaya yönelik kaygı ya da korku

    4. Vajinaya girme girişimi sırasında pelvis tabanı kaslarını çok germe ya da sıkma

    B. A tanı ölçütündeki belirtiler en az 6 ay sürmeli.

     

    Vajinismus için önerilen tanım şu şekildedir:

    ‘’ Vajinismus; kadının penis ya da herhangi bir cismin, vajinaya girişine izin vermek istediğini ifade etmesine rağmen yaşadığı zorlukların bütünüdür. Penis, parmak ve/veya başka bir objenin vajinaya girişine sürekli veya yineleyici bir biçimde izin vermeme zorluğudur. Genellikle ağrı, fobik kaçınma, pelvik kas kontraksiyonu, ağrı beklentisi ve korkusu vardır. Yapısal ya da fiziksel herhangi bir anomali ya da bozukluk eşlik etmez. 

    Etiyoloji

    Vajinismusun kanıtlanmış ve nedeni yalnızca budur diyebileceğimiz bir nedeni yoktur. Bundan dolayı vajinismusun etiyolojisi fiziksel ve psikolojik etkenler olarak ayrılır. Biz, psikolojik etkenler üzerinde duracağız. Vajinismus hakkında farklı yaklaşımlar bulunmaktadır:

    Psikanalik yaklaşım; vajinanın kasılma nedeninden çok bedenin neden bu şekilde davrandığı üzerine durmuştur. Psikanalatik yaklaşıma göre, bilinç dışı ön plandadır. Vajinismus görülen kadının, bilinç dışında cinsel birliktelikten zarar görme ve karşı cinse (erkeğe) duyulan kıskançlık ve öfke vardır. Ancak ‘karşı cinse karşı duyulan kıskançlık ve korku’ tanımı, hemcinsi ile cinsel birliktelik yaşayan kadınları kapsamamaktadır. Bundan dolayı eksik görülebilir. 

    Bilişsel yaklaşımda; vajinismik yanıtın oluşmasında bilişsel işlemede, yorumlamada, anlamlandırmada ve algılama konusunda bozukluk olduğu düşünülür. Buna göre, cinsel birliktelik için var olan çarpıtılmış bir biliş vardır. Bu otomatik düşünceler, cinselliğe karşı geliştirilen olumsuzluklar, bilgi eksikliği, temeli olmayan abartılı ve yanlış inançlar, gerçekdışı beklentiler olarak düşünülebilir (Er, Özdel, Özpolat, 2010). 

    Diğer yaklaşımlar (davranışsal, psikodinamik) da Vajinismus üzerinde benzer düşüncelere sahiptir. Ancak bana sorarsanız, belki de dönemin kültürel ortamından veya ataerkil düzenin dışına çıkamamaktan, birçok yaklaşım homoseksüel kadınları tam anlamıyla merkeze koymayı ihmal etmiş olabilir. Vajinismusta, karşı cinse (erkeğe) olan öfke, korku, kıskançlık gibi faktörlerin etkisi muhakkak düşünülebilir ancak yalnızca bu faktörlerle açıklanması doğru olmayabilir. 

    Her birey bir toplumun üyesidir. Bu anlamda vajinismusun sosyolojik etkenlerine de önem kazanmaktadır. Ataerkil anlayış ve eril zihniyetin varlığı vajinismusun gelişmesini, yaygınlığını ve saptanamamasını etkilemektedir. Temelini cinsiyet ayrımcılığının ve eşitsizliğinin oluşturduğu erk baskısı, kadınları cinsellikten uzak tutmayı görev edinmiştir. Doğduğu günden beri cinselliğin yanlış, yasak, günah, öcü vb. gibi gösterilen kadınların cinselliğe bir anda kucak açmasını beklemek yanılgıdan öteye gitmemektedir. Namus kavramını tek başına omuzlayan kadınlara, yaşamları boyunca vajinalarına dokunmaları yasaklanmış, ‘bekaret’lerini yaşamları uğruna korumaları tembihlenmiştir. Ataerkil kültürde cinsellik, erkeğin haz aldığı ve kadının doğurduğu anlamını kazanmıştır. Kadınlar için öncelik erkeğinin zevk duymasını sağlamak, kendisine ise zevk almamayı koşullamaktır. 

    Vajinismusun, kadının korku veya kaygı duyduğu bir hastalık olduğunu söylemiştik. Yukarıda belirtilen sosyal etkenler, kadının korkmasına sebep olan başlıca etkenler olarak görülebilir. Bir konuda hiç bilgi sahibi olmadığınızı düşünün. Ve bilgi sahibi olmadığınız bu konudan sorumlu tutulduğunuzu. Duyacağınız korku veya kaygı, bilgi sahibi olan birininkinden farklı olur muydu? Bir oda düşünün. O oda doğduğunuz günden beri örtülmüş, yasaklanmış ve öcüleştirilmiş olsun. O odada ne olduğunu bilen biri ile sizin odaya girme teşebbüsünüz aynı olur muydu? 

     

    Kaynakça

    Kısa, C. (2010). Kadın Bedeninin Cinselliği Reddedişi: Vajinismus. CK Yayınevi

    Er, O., Özdel, K., & Yılmaz Özpolat, A. G. (2010). Vajinismus.

    İkinci Uluslararası Konsültasyon. (2003). Paris

     

     

     

     

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.