Mantık için insanlığın sahip olduğu ve insanın var olduğuna dair bir çeşit kanıt niteliğinde olduğu söylenebilir. Öncelikle ''Mantık nedir?'' sorusuna bir cevap vermemiz gerekirse, Türk diline farklı dillerin birleşmesiyle dahil olmuştur. Mantık kelimesini köken olarak incelediğimizde, Yunanca ''logike'' ve Arapça ''nutk'' yani nutuk kelimelerinden dilimize kazandırılmıştır.
Yararlandığımız kitapta 'mantık nedir' sorusuna şöyle cevap verilmiştir: ''Akıl, akıl yürütme, doğru söz, düzen, ilke ve düşünme anlamına gelir. Bu anlamlarıyla mantık hem düşünmeye (akıl ve akıl yürütmeye) hem de bu düşünmelerin dilsel ifadesine yani doğru söze ya da konuşmaya karşılık gelir.''
[caption id="attachment_182597" align="alignright" width="200"] Herakleitos[/caption]
Herakleitos'un evren hakkındaki görüşlerini daha önce duymuşsunuzdur. O, evrenin sonsuz oluş halinde aktığını savunur. "Aynı sularda/nehirde iki kez yıkanılmaz" sözüyle hafızalarımıza kazınan Herakleitos, logos kavramını da kullanan ilk Antik Çağ Yunan filozoflarındandır. İşte Herakleitos'un savunduğu bu akışın mündemiç (varlığın içine karışmış, onun içinde saklı olan, içkin) nedeni logostur. Logos ise evrendeki var olan her şeyin; her zıtlığın, uyumsuzluğun ve oluşun arkasındaki düzeni ve uyumu temsil eder. Her ayrılmanın da tersi olarak her birliğin nedeni yine ''logos''tur. Bahsettiğimiz bu logos, evrenin değişmeyen tek yasası halindedir; ayrıca insanın içinde bulunduğu durumu, evrendeki bahsi geçen düzeni anlamasını/anlamlandırmasını sağlayan akla uygun ve doğru düşünmesidir.
İnsanlar görüşlerini karşısındaki kişi veya kişilere aktarmak ve bu görüşlerini sağlamlandırmak için ise desteklemeye ihtiyaç duyarlar. İşte bahsettiğimiz akıl yürütme, görüşlerini bildiren bireyin açıkladığı bu görüşlerini desteklemek için ortaya nedenler veyahut gerekçeler ileri sürmesiyle gerçekleşir. 'Akıl yürütme' terimi yerine argüman ileri sürmek de denilebilir. Bu ileri sürülen argümanın öncülleri için gerekçeleri gösterebiliriz; kişi bu öncüllerden çıkaracağı sonuç ile karşısındaki kişiyi ikna etmeye çalışır. Kaynaklar argüman ya da akıl yürütmede iki temel nokta olduğunu belirtir:
- Gerekçeler ne kadar iyidir / Ne kadar doğrudur?
- Gerçekten bu gerekçelerle sonuca varılabilir mi?
- Tümdengelim(Dedüksiyon)
- Tümevarım(Endüksiyon)
- Benzetme(Analoji)
- Bütün insanlar solunum yaparak yaşar.
- Cem insandır.
- Cem de solunum yaparak yaşar.
- Bütün insanlar ölümlüdür.
- Cem insandır.
- Cem ölümlüdür.
- Akıl yürütmek insanların hoşuna gitmez.
- Cem insandır.
- O halde, akıl yürütmek Cem'in hoşuna gitmemektedir.
- Lise son sınıf öğrencileri geometride zorlanırlar.
- Cem lise son sınıf öğrencisidir.
- O zaman, Cem geometride zorlanmaktadır.
- Bir odadaki çocukları gözlemliyoruz.
- Gözlemlediğimiz o çocuklarda bir ortak nokta/ özellik gözlemliyoruz. Daha gözlemlemediğimiz çocuklar olmasına rağmen bir sonuca varıyoruz.
- Çocuklar yaramazdır.
- ''Platon usçudur ve zihnimizden bağımsız idealar dünyasının var olduğu bir varlık alanını kabul eder.
- Aziz Augustinus da usçu bir düşünürdür.
- O halde, Aziz Augustinus'ta zihninden bağımsız bir idealar dünyasının var olduğunu kabul eder. ''
- Cem bir psikoloji öğrencisidir ve Freud'un psikoseksüel gelişim kuramının doğruluğunu kabul eder.
- Can da bir psikoloji öğrencisidir.
- O zaman, Can da Freud'un psikoseksüel gelişim kuramının doğruluğunu kabul eder.
Yorum Bırakın