Prometheus Önderliğinde Başkaldıran İnsan: Zincire Vurulmuş Prometheus  

Prometheus Önderliğinde Başkaldıran İnsan: Zincire Vurulmuş Prometheus
 
  • 10
    2
    0
    2
  • Zincire Vurulmuş Prometheus, Antik Yunan tragedya yazarı Aiskhylos’un mitolojik karakter Prometheus üzerine yazdığı manzum tiyatro üçlemesinin birinci oyunudur. Diğer ikisi Kurtulmuş Prometheus ve ateş Taşıyan Prometheus’tur. Kurtulmuş Prometheus’un sadece birkaç parçası elde bulunurken Ateş Taşıyan Prometheus’un metnine ulaşılamaz. Bu eserlerin varlığı tarihi ve edebi eserlerde isimlerinin geçmesiyle bilinir.

     

    Prometheus, Antik Yunan mitolojisinde ateşi tanrılar tanrısı Zeus’tan çalıp bir rezene sapı içinde insanlığa hediye etmesi ile bilinir. Burada rezene önemlidir, çünkü biyolojik yapısı nedeniyle içten içe ağır ağır yanan ve bu sayede ateşi uzak mesafelere taşıma imkanı veren bir bitkidir. Burada da Prometheus’un akılcılığı göze çarpar.

     

    Cömertliği Prometheus’a pahalıya mal olur. Zeus onu Kafkas dağlarında bir kayaya zincirletir ve vahşi bir kartal Prometheus’un karaciğerini her gün yer. Karaciğer ise her gece yeniden büyür. Bu yiyiş ve büyüyüş hiç bitmeyen bir işkencedir. Bir anlamda yeryüzüne inen ve ateşi şu ya da bu şekilde eline geçiren insanlığın da bitmeyen işkencesidir.

     

    Prometheus’un insanlara yaptığı tek iyilik bu değil. Bu titan –bazı kaynaklara göre de bir Olympos tanrısı- insanlara aklı da vermiştir. Onlara aklı kullanarak yaşamı kolaylaştırmayı öğretir. Prometheus mitolojik evren içinde akıl, bilinç, özgürlük ve isyanla özdeşleşir zaten. Onun isyanı, kuşaklar boyunca devam eden baba tanrıyı tahtından indirme geleneğinin sonunda tahta oturan Zeus’adır. Zeus babası Kronos’u indirir, Kronos da babası Uranos’u. Kronos’un Uranos’u tahtından indirmesi tamamen fiziksel şiddetle olurken Zeus babasını Prometheus’un verdiği akıl sayesinde indirir. Dünyanın ilk devrimleri, darbeleri olarak nitelendirilebilir bu babayı tahtından indirme silsilesi. Nitekim Zeus da benzer bir kaderi yaşamanın eşiğine gelecektir.

     

    Bütün bu isyan, devirme, darbe yapma noktalarından hareketle Zincire Vurulmuş Prometheus’a politik piyes demek yerinde olur. Çünkü bir yöneten yönetilen sınıfı mevcuttur. İlginç olan isyanı gerçekleştirenin yönetilenlerden değil yönetenler arasından çıkmasıdır. Zeus yöneten devletler, hükümetler; insanlar da yönetilen halklar olarak sembolize edilebilir. Peki Prometheus? O da iktidara gelince şüphelenmeye ilk başta dostlarından başlayan yöneticilerin kurbanı olarak halktan yana bir yönetendir denilebilir. Politik noktayı bir kenara bırakırsak din ve mitoloji açısından da insanların tanrılara olan isyanıdır en yüzeysel yorum.

     

    Prometheus’un insanları akıl ve ateşle donatması onları tanrılar karşısında da güçlü kılar ve bu gücün farkında olan insandan tehlikelisi de yoktur. Çünkü güce erişen varlık her zaman yerini yükseltmek, güncellemek ve korumak ister. Nitekim Goethe’nin Prometheus’a adadığı bir şiirinde ateş ve aklın verdiği güç tanrılarla alay etmeye kadar varır:

    Karart göklerini Zeus,

    Duman duman bulutlarla;

    Diken başlarını yolan çocuk gibi de

    Oyna meşelerin, dağların doruklarıyla.

    Ama benim dünyama dokunamazsın,

    Ne senin yapmadığın kulübeme

    Ne de ateşini kıskandığın ocağıma.

    Burada kulübe, Prometheus’un verdiği akılla mağaralardan çıkıp yapmayı öğrendiği evlerde yaşayan insanı, ocaktaki kıskanılan ateş ise yine Prometheus’un çalıp insanlığa verdiği için Zeus’un gazabını çektiği ateşe gönderme yapar. Şiirin devamı şöyledir:

    Şu evrende siz tanrılardan

    Daha zavallısı var mı bilmem:

    Kurban vergileri

    Dua üfürükleriyle beslenir

    Haşmetli varlığınız zar zor.

    Size umut bağlayan budalalar,

    Çocuklar, dilenciler olmasa

    Yok olur giderdiniz çoktan.

     

    Promoetheus, Zeus’a yardım edip onu tahta çıkarmasına rağmen ateşi ve aklı insanlara vermesi nedeniyle Zeus’un öfkesini çeker. Zeus onu bitmeyen bir işkenceye mahkum eder ve Aiskhylos’un Zincire Vurulmuş Prometheus eserinde Zeus en son yıldırımlarla kayayı yerle bir eder ve Prometheus’u Tartaros’un derinliklerine gönderir. Şairin parçalar halinde kısmen mevcut olan oyunu Kurtulmuş Prometheus’ta ise Herakles Prometheus’un ciğerini yiyen kartalı öldürerek işkenceye son verir ve Zeus ile Prometheus barışır.

     

    Bütün bunlara göre, Prometheus’un insanlığın hamisi olduğunu söylemek mümkün. O ki, Zeus tarafından yok edilmesi düşünülen insan soyunu akıl ve ateş ile kurtarır. Ateş zanaattan sanata bütün alanları başlatan elementtir. İnsanlık bütün ilerlemesini ateşe, mitolojik yönden ise Prometheus’a borçludur. Ne var ki, Prometheus kayalarda işkence görürken hiçbir insanın ona yardım etmeye gelmemesi de ilginçtir. Belki de insanın kendisine verilen nimetler karşısında minnet duyup gereğini yapmaması da bu noktada başlar. Kimi kaynaklara göre üstelik, Prometheus insanı yaratan tanrıdır.

     

    Özet olarak Zincire Vurulmuş Prometheus, bir manzum politik piyestir. Prometheus önderliğinde tanrılara ve yönetene başkaldıran insanı anlatır.


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.