Advertisement
Advertisement

Yeni Queer Sinema İncelemeleri: Gece, Melek ve Bizim Çocuklar

Yeni Queer Sinema İncelemeleri: Gece, Melek ve Bizim Çocuklar
  • 3
    0
    0
    0
  • Usta yönetmen Atıf Yılmaz'ın 1993 yapımlı filmi Gece, Melek ve Bizim Çocuklar; döneminin en çarpıcı anlatım ögelerine sahip, birbirinden parlak oyuncu profilleriyle adından sıkça söz ettiren eşsiz senaryosu ve gerçek özneleriyle Türk sinemasının kült geçmişine ismini altın harflerle kazımıştır. İncelemeye geçmeden önce sizlerden arka planda Gökhan Kırdar'ın 1995 tarihli Üstüme Basıp Geçme / Tutunamadım albümünden Gece, Melek ve Bizim Çocuklar şarkısını dinlemenizi tavsiye ediyorum.

    Beyoğlu... Ah Beyoğlu diyerek başlamak istiyorum cümlelerime. Rengarenk kişileri, acı, ihtiras ve yaşanmışlığın karmaşık bir harmanlanış öyküsüdür Beyoğlu ve arka sokakları. Filmimiz Beyoğlu'nun varoşlarında geçmektedir. Pezevenkler, translar, oğlanlar ve daha nice hayatları kaymış insan. Genel bir acı ve bağlılık teması kendini izleyicinin zihnine kazıyor. Bu haliyle film doğru bir senaryo kurgusuyla bana kalırsa oldukça başarılı. Yer yer olay örgüsünün sert kopuşları karakter gelişimini gölgelese de bu tip uzun metrajlı fakat düşük bütçeli yapımlarda kabul edilebilir bir hal alıyor.

    Filmimiz seks işçisi Serap (Derya Arbaş), eski mahpus ve psikolojik sorunları olan Melek (Deniz Türkali) ve trans kadın Arif (Deniz Atamtürk) çevresinde ilerliyor. Hikayenin gelişme sürecinde hayata Hakan (Uzay Heparı) giriyor. Hakan'ın karakter gelişiminde farklı bir çeşitlilik var. Serap'a aşık bir genç olarak izlerken onu, bir anda olgun bir erkekle dost hayatı yaşadığını da izliyoruz. Bu hikaye örgüsüne güzel sindirilmiş bir süreç halinde izleyiciyle buluşuyor.

    (Arif ve Melek)

    Hikaye Arif'in Serap'ın evinde bir geceliğine kalması ve onun parasını çalmasıyla başlıyor. Aslında basit bir kurgu gibi görünse de bu andan itibaren Beyoğlu'nun iliklerine inmeye başlıyoruz ve kameraman bakışıyla olayların öznesi olarak olanlara şahit oluyoruz. Filmde gey barlar, trans seks işçileri, Beyoğlu Emniyet Amirliğinden polisler ve o gün barda içki içen kimseler gerçek birer kesit olarak kurguya başvurulmadan kullanılmış. Film hayatın bir kadrajını bize izletiyor aslında. Serap'ın dans ettiği barda o an pistteki karakterler o gece barda eğlenmeye gelen birkaç insandan birileri. Hakan ise bu gerçekliğin içinden Serap'la ilk temasını orada kuruyor.

    (Hakan)

    Hakan'ın kimliğini bu aşamada izleyici olarak biz de bilmiyoruz. Hakan partnerinin evinde piyano başında dertleşiyor fakat o sahneler bize bir baba-oğul ilişkisini andırır cinsten ve şüpheye hiç yer vermeyecek kadar mesafeli.  Senarist Yıldırım Türker ve Sanat Yönetmeni Mete Özgencil ilmek ilmek sanatsallığı filme ve hikayeye işlemişler. Filmin o dönemler Türk sinemasında getirdiği ses aslında bu noktadan hareketle anlaşılıyor. Sade ve küçük hayatların büyük anlarına tanıklık ediyoruz.

    Hikayede Arif'in bir gece yürürken bar korumaları tarafından darp edilip kapı dışarı edilen Melek'le karşılaşması bizlere gelecek sahnelerin haberini veriyor gibi. Arif şefkatli bir yaklaşımla Serap'ın ona gösterdiği içli ilgiyi Melek'e gösteriyor ve bu üçlü sonunda aynı karede Serap'ın evinde buluşuyor. Bu andan itibaren Melek ve Serap birer yabancıdan öte anne ve kızına dönüşüyor adeta.

    (Arif ve Melek)

    Melek geçmişte aşık olduğu bir pezevenk yüzünden ciddi buhran içinde olan yıkılmış fakat hala piyasanın anne figürlerinden birisi. Sevdiği adamı bıçakladığı için hapse giren ve artık yalnız yaşamanın derin hüznünü kabullenmiş olan Melek, Serap ve Arif'le birlikte aradığı adanmışlığı ve huzuru buluyor gibi görünüyor. Özellikle senaryonun gelişim aşamasında Serap'a karşı duyduğu derin şefkat onu Serap'la derin bir ilişkisellik içine sokuyor.

    (Melek ve Serap)

    Bir gece Hakan, dostu Mehmet'le birlikte olduğu evden ayrılırken dostunun değerli eşyalarını da yanında götürür. Mehmet bunu fark ettiğinde onu takip eder ve Serap'ın evine gelir. O gece Serap evde yoktur. Hakan ve Mehmet geceyi bu sarsıntılı olaydan sonra birlikte olarak geçirirken aniden Serap gelir ve bu görüntüyle karşılaşır. Serap tüm değerlerini yitirmenin verdiği derin hüzünle yıkılır. Hakan'ı evden kovar. Bu andan itibaren film bir sona doğru ışık yakar bize. Derin ayrıklıklar ve pişmanlıklar.

    (Hakan ve Mehmet)

    Serap gözünü para hırsı bürümüş şekilde bir arkadaşının davetiyle Adana'ya, şarkıcı olmaya gider: ne himayesine aldığı yaşlı kadın Melek'i ne de sokaklardan kurtardığı travesti Arif'i düşünür. Tüm yaşanmışlıklar, anılar ve aile olarak gördüğü değerlere sırtını döner. Bunun müsebbibi Hakan'dır aslında. Hakan bu ayrılık üzerine pezevengine geri döner ve oğlancılığı sürdürür. Bu sahneleri neredeyse hiç izlemiyoruz. İzleyici ile Hakan arasındaki karakter profili sanki yönlendirilmeye ve aslında olandan farklı şekilde hissettirilmeye çalışılmış olacak ki biz bu sahneleri birkaç saniyelik bar mekan aktarımdan anlayabiliyoruz.

    Serap'ın yokluğu Melek'in akli dengesini yerle bir etmiş, Melek artık Arif'e bağımlı bir yaşam sürmeye başlamış ve hem eski aşkına duyduğu özlem hem de herkese kızı olarak tanıttığı Serap'ın bir gün geleceğine olan derin inancıyla senaryonun başlarında izlediğimiz metanetli ve aklı başında temsilden tamamen uzaklaşmış halde.

    (Melek)

    Melek son bir kez görüşme idealiyle eski aşkı olan pezevengin çalıştığı bara gider. Bardakiler Melek'in geldiğini haber verirken sahnede Hakan'da vardır ama olacaklardan haberdar olmasına rağmen diğer sahnede onu görmeyiz. Melek sevdiği adamla karşılaşmış ve konuşma şansı yakalamıştır. Adam bıçağını çeker ve bir put gibi olduğu yerde dikilir. Melek aşkının verdiği gözü dönmüşlükle bıçağa doğru atılır ve kendi ölümünü sevdiği adamın elinden şu son sözlerle alır: Canım sana kurban olsun Osman'ım, bir seni, bir seni sevdim Osman. 

    Melek gözlerini hayata yumarken başucunda Arif çaresiz ve ilk günkü yalnızlığında ağlamaya başlar. Son model bir araba barın önüne yanaşır. Uzun boylu, güzeller güzeli bir kadın tüm endamıyla uzun kürkü üzerinde arabasından iner. Bu Serap'tır. O sahnede Hakan'ı da görürüz. Arif kafasını kaldırıp Serap'ı tanımaya çalışır. Melek'le ilk gün tanıştığı ve onu yerden kaldırıp eve götürdüğü günkü gibi Melek'i kaldıramaz artık, o da çaresizdir. Serap ve Arif, Melek'in başında ağlarken bu üçlüyü yine aynı sahnede izleriz. Serap artık çok yaralanmıştır, Hakan'ı görür fakat tepki vermeden arabasına biner. Ardından hıçkıra hıçkıra ağlar. Senaryo tüm duruluğu ve sadeliğiyle o an izleyiciyi gözyaşlarına boğmaktadır eminim ki. Kesinlikle çok başarılı bir sahne ve tüm gerçekliğiyle...

    (Serap, Arif ve Melek)

    Gece, Melek ve Bizim Çocuklar döneminin cesur bir yapımı olarak kültler arasında yerini almıştır. Dünya eski güzeli Derya Arbaş'ın başarılı oyunculuğu ve ünlü bestekâr Uzay Heparı'nın ilk oyunculuk deneyimiyle film eşsiz bir geçmişi de tekrar tattırıyor her izlenişinde. Bu ikili bugün aramızda değiller fakat arkalarında bıraktıkları başarılı temsillerle akıllardan asla çıkmadılar. Film 1994 SIYAD ödüllerinde en iyi senaryo ödülü almıştır. Ve tabii ki Melek rolüyle Deniz Türkali Ankara Uluslararası Film Festivalinden En Umut Veren Kadın Oyuncu ödülü alarak başarılı oyunculuğunu taçlandırmıştır. Tüm bu anlatımlarla Türk sinemasında güldürü ögesi edinilen translar, eşcinseller ve seks işçiliği birer kuvvetli temsil olarak bu filmde muhteşem bir armoni yakalamıştır. Gökhan Kırdar'ın film müziklerini üstlendiği ve filmden adını alan bir şarkısıyla da müzik listelerinde yer edindiği çalışmaları filme farklı ve içli bir hava katmıştır hiç şüphesiz. 

    Bir önceki Türk sineması incelemem olan Dönersen Islık Çal ile birlikte sinema tarihimiz açısından aynı dönemde çıkan bu yapımlar Queer Sinemanın varlığı ve gelişimi için büyük birer basamak taşıdır. Sizleri bu keyifli filmle baş başa bırakırken yazının yayım tarihi de nedeniyle yeni yılınızı kutluyor, hepinize bu yazıyı bir yeni yıl hediyesi olarak armağan ediyorum. Keyifli okumalar...

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.