Makedonya Seyahat Rehberi

Makedonya Seyahat Rehberi
  • 3
    0
    0
    0
  • Vizesiz seyahat şu an herkesin hayali. Bu sebepten olsa gerek Makedonya'da Matka Kanyon'unda,Üsküp'te Kalkandelen'de hep Türk tur firmaları ve Türklerle karşılaştık makedonca'dan çok Türkçe duymuş olabiliriz çevremizde. O yüzden dil problemi çekmeyeceğiniz korkmadan gidebileceğiniz bir yolculuk bu. Ohrid'e tur yoktu sanırım orada pek duymadım, ama bölgedeki Arnavut halk yine Türkçe biliyor.

    Kendi gezi sıramızla başlıyorum anlatmaya.

    Matka Kanyonu

    Makedonya'nın hatta balkanların en ünlü doğal güzelliği olabilir. Buraya nasıl giderizle başlayalım. Biz Priştine Havalimanı'na indik. Oradan araç kiraladık. Firmayı önermeyeceğim biraz umursamaz ve relax tavırlar sergiledikleri için. Havalimanından değil de bir firmayla anlaşarak araç kiralamanızı öneririm yine de çünkü havalimanında pahalı ve otomatik araç istiyorsanız mercedes kiralayabilirsiniz tarzı bir tavırla karşılaşabilirsiniz. Araç kiralamayacakalr Üsküp'ten gelen turlar mevcut onlara katılabilirler. 

    Matka Kanyonu'nda iki yerden tekne kiralaması yapılabiliyor. İki firma birbiriyle anlaşma halinde dönüşümlü olarak biri uzun biri kısa tur yapıyor. Uzun turu özellikle tavsiye ediyorum çünkü vrelo mağrası gerçekten görülmeye değer. Uzun turla buraya ulaşıp 20 dk serbest zaman tanınıyor. Güzel bir atmosfer. Avrupa'nın en derin mağaralarından bir ve derinliğinin 100 metreyi aştığı söyleniyor.

    Üsküp

    Üsküp meydanı sonunda bir Avrupa şehrine geldim hissi oluşturan bir yer. Çünkü ülkenin geriye kalanında pek öyle bir vibe yok. Şehir gerçkten son yıllarda yapılan heykelleriyle ünlenmiş. Halk ciddi bir fakirlikte olduklarına ınlara bir yardım yapılmak yerine turist çekmek için yapılan bu heykelleri protesto amaçlı boya atmışlar üzerilerine. Buradaki heykel yoğunluğu öyle bir noktada ki şöyle bir espiri bile oluşmuş Makedonya’nın %70’i Makedon, %20’si Arnavut, %10’u da heykel.

    Türk Çarşısı olarak adlandırılan bir kısım var. Burada Türkçe müzikler sıklıkla Türkçe konuşan insanlarla karşılaşmanız çok olağan. köprünün karşı tarafı gibi düşünebilirsiniz. Burada önereceğimiz yer Eski Kasaba Börekçisi yani google haritalarda bu kadar az yorum ve puanı nasıl aldı bilmiyorum çünkü kapısındaki kuyruk ve sıranın sabah saatlerinde asla bitmediğine tanık oldum. Börekler hem taze sürekli yoğun tüketimden tüketilip yenisi fırınlanarak servşs ediliyor. Hem de garip bir gelenekleri var ekmek arası boş börek. Yani garipsemekte haklısınız. Bunu kesin deneyin demiyorum. Bir de kendilerinin yaptıkları bir çeşit simit var. Susamları kavrulmamış, daha az susamlı bir veriyonu olabilir onu yemek de oldukça keyifliydi. 

    İkinci önerdiğim mekansa bu sefer nehrin karşı yakasında Soul Kitchen geniş menüleri güleryüzlü ve Türkçe bilen garsonları. Biliyorsunuz Türkiye'de vergilerden şişe açtırılan herhangi bir masadan kalkmak kolay değil artık ama burası gerçekten Türkiye'nin yarı fiyatında kalıyor. Makedonya'da üretilen bir beyaz şarap denedim ve gerçekten keyif aldım. (Bovin Chardonnay 2020)

    Balkan tatlılarını denemek içinse РИГАРА СЛАТКАРНИЦА isimli mekanı öneriyorum. çarşının girişine yakın acıbadem ezmesi ve trileçesi gerçekten inanılmaz güzeldi. 

    Benim gibi Türk kahvesi bağımlıları Türk çarşısında nerede içelim diye düşünüyorlarsa onlara da bir önerim var OUD Coffe. Kafenin sahibi Üsküp'te doğmuş büyümüş üniveristeyi Marmara'da okumuş bir hanım efendi. Kafenin kendine has bir stili var. Büyük anneannenizin fincanlarında kahve içme şansı yakalayabilirsiniz benim gibi.

    Tetovo (Kalkandelen) Alaca Cami

    Alaca Camii Osmanlı döneminde Balkan topraklarına Barok stilde inşa edilmiş. Dış cephesi içi her detayı o kadar güzel ki. Bakmaya doyamayacağımız bir yer. Döneminde buranın yapımına çok yardım eden iki kız kardeşin de mezarları avlu içerisinde yer alıyor. Dikkat etmemiz gereken konu bütün camilerde olduğu gibi namaz saatlerine denk gelmemek olsun. bizim gibi 1 saat beklersiniz yoksa. 

    Ohrid

    Üsküp'te zaman geçirdikten sonra paylaştığımız storilerin ardından herkes muhakkak Ohrid'e uğrayın dedi. Planımızda vardı ama açıkçası ne var bu kadar övülecek diye merak etmiştik açıkçası. Evet arkadaşlar söylendiği kadar varmış. Ne ben çektiğim fotoğraflarla anlatabilrim ne siz google haritalardan vb. yerlerden bakarak anlayabilirsiniz. Resmen oranın bir aurası var. Keşke biraz daha kalabilseydik asla yetmedi diyerek ayrıldığım bir yer oldu. Kendi küçük İtalya'larını yapmışlar. Pizza, makarna, şarap kültürü olan bir yer. Evler eski taş zemin kat üzerine sıva boyalı bir kat var. Tipik Türk evi.

    İncisi ünlü bir yer ucuz olduğunu söyleyemem ama buradan ne hediyelik alacağınız belli. Günbatımını kilisede yapmanızı öneriyorum. Ohrid gölü ayaklarınız altında güzel bir manzara. Biz yemek yediğimiz yerden memnun kaldık ama orada bulacağınız bir yerin de sizi hayal kırıklığına uğratacağını sanmıyorum. Yine de Leonardo Pizza akşam yemeği açısından keyifliydi. Sadece genel bir problem var ki paranızı makedon dinarına çevirmeyip euro ile işlerinizi halledebilirsiniz ama restoranlarda/dükkanlarda para çevrilirken belki %10 civarında bir zararınız olabilir ya da para üstünüzü vermemeye çalışabilirler ya da dinar olarak geri alabilirsiniz. Bu yüzden dinara çevirmenizi tavsiye ediyorum ama haftasonu burada hiçbir yerde hayat olmadığını unutmayın. Eğer sadece haftasonuluk bir seyahatse euroyla devam etmeye hazırlıklı olun.

    Bonus Bilgi

    Üsküp'ten Kalkandelen'e giden uzun düz bir yol var ne ovası burası böyle diye bakarken Vardar Ovası'ndan geçtiğimiz öğrendik. Sizde tam orası için playlistinize bir Vardar Ovası türküsü ekleyebilirsiniz. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.