idil’e güzelleme…

idil’e güzelleme…
  • 0
    0
    0
    0
  • Bazen, neden her şey bu kadar saçma diye düşünürsün, kalbin bu kadar sıcak ve acı doluyken, neden herkes her şey çok yolundaymış gibi davranıyordur? Herkesin belirlenmiş görevlerinin olduğu bir saha mı burası? Bazen, kendinden bile nefret ettiğini hissedersin, bir çıkış yolu ararken, aramaktan aldığın zevkin peşinden gitmezsin… henüz bazı şeyler flu(bulanık) görünür, sanki yolda ilerledikçe görüntü netleşiyordur. Bazen kendi yaşından çok uzaktasındır, onca akran içinde, yapayalnız kalırsın, sanki sadece senin farklı düşündüğün açık oluverecekmiş gibi yanlarında susarsın. Bir yere, bir şeye, birinin kalbine ait hissetmek istersin, henüz hayatta en çok ait hissedeceğin şeylerle her gün karşı karşıya kaldığından, uzaklaşmadan fark edememişsindir, öyle güzel detaylardadır ki hayat, annenin gülüşünde, kardeşinin seslenişinde, her şeyi geçtikten çok sonra babanın şakalarında ait hissettiğin bir yer vardır, çok geç anlaşılan. Kendini bulmakta zorlandığın anlar olur bazen, umutsuzluk içinde, herkes her şeyde kararlı bir ben böyleyim dediğinde, aslında öyle olmadığını bilmen gerekir. 

    Yaşam, tek düze ve öylesine değil. Tek bir nihai karar yok, her şey akar, her şey değişir, bir gün herkes gider. Bazıları geri döner, döndüklerinde aynı kişiler olmadıkları için, aslında hiç geri dönmüş sayılmazlar. Her şey sona erdiğinde, dinginleştiğinde, durmadan yanan o ateş başından gittiğinde, ilişkiler sadece ilişki olduğunda, durmadan dolan gözlerini ve her koşulda merhametle çarpan kalbini koru. Kendini kendinde bırakmadığını sanıp başını çevirip birini görmek istersen, hepimizin orada olduğunu bil. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.