uçurtma

uçurtma
  • 0
    0
    0
    0
  • hatırlar mısın, bir uçurtma görmüştük o gün uçurum kenarında. ipi öyle derinden geliyordu ki başıboş olduğunu düşünecektim az daha. bunu hissetmiş gibi ellerimi tutarak açıkladın bana.

    'hala sahibinin elinde, yoksa böyle yırtılmadan duramazdı.' 

    bir süre uçurtmayı izledim, uçurumun dibinden mi geliyordu? sahibi oraya nasıl inmiş olabilirdi ki? bunların cevabı elbette muamma idi fakat bir sahibinin olması kusursuz hissettirmişti. uçurtma sahibi olmadığında rüzgara karşı koyamaz, yırtılırmış. yalnızca ipinin tutulması dahi yırtılmasına engelmiş. 

    bu denli mümkün müydü küçücük hamleler ile varlığının var olabilmesini korumak? bir çift el hayat kurtarır mıydı? sana döndüğümde gözlerin hala uçurtmadaydı. 

    hiç bilmedin fakat o gün bana hayatımı nasıl ayakta tutabileceğimi sen öğrettin. uçurtmamı kaçırmam an meselesi iken onu yırtmamam gerektiğini o gün anlattın. bilsen ne ümitlerle gelmiştim bu uçurum kenarına, ne gayelerle...

    uçurtmamı ellerimle salıvermeye, bir çift ele aciz etmeye gelmiştim. 

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.