yorgunum

yorgunum
  • 2
    0
    0
    0
  • kaçmaktan yoruldum. 

    bir geçmişimin olmamasından, 

    gittiğim her yere sırtımda yükümle varmaktan, 

    hayatın benden açılan penceresini asla aralayamamaktan, 

    yolda yürürken fark etmeden ezdiğim karıncaları düşünmekten yoruldum. 

    başkaları için basit olan günlerin benim için karmakarışık olmasından, 

    bir gün severim diye aldığım balığımın bir türlü ölmemesinden yoruldum. 

    hayatın ben bakarken akmamasından, 

    insanların beni beklemeden sevmeyi keşfetmesinden, 

    bir gün güneş açarsa diye aldığım güneş gözlüğünün burnumu yara yapmasından

    kendimi yalnızlığa ikna etmişken bir umut duymaktan 

    attığım son adım rayların üzerine olacak diye korkarken kendimi çiçek bahçesinde bulmaktan 

    yağmurlu günlerin gerçekten bunaltıcı olmamasından yoruldum. 

    kendimi ikna etmiştim ölmek kolaydı. 

    o anın geleceğini düşünmekti tek korkutucu olan. 

    ben beklemekten yoruldum. 

    yoldan geçen herhangi biri olabilirdi dünyada en çok sevdiğim kişi. 

    bir zamanlar yabancı olan herkes gibi adım adım tanıyabilirdim. 

    ben de sevmeyi keşfedebilirdim. 

    yalnız olmayı acınası bulmaktan yoruldum. 

    güzel sözlerin de üzdüğünü, 

    mutlu hissetmenin bir an olduğunu, 

    uyumadan önce kurulan hayallerin rüyalar kadar masum olduğunu, 

    birini özlemenin yıpratıcı, hayallerini özlemenin yıkıcı olduğunu bilmeden yaşardım.

    kaybetmenin güçsüz olmak, 

    kazanmanın yeniden ayağa kalkmak olduğunu

    her gün uyanmanın her gün uyumak kadar

    bir yudum suyun bir okyanus kadar 

    bir kere gülümseyerek geçen bir günün 

    hiç ağlamadan geçen bir ömür kadar değerli olduğunu sil baştan keşfederdim. 

    hiçbir şey hissetmeden yaşamanın bütün duyguları tüketmek kadar ağır geldiğini, 

    bildiğim bütün doğruların yanlış olduğunu, 

    savunmak istediğim bir inanç sistemim olmadan, 

    nefes almanın ayrıcalığını farkında 

    bir sonraki mutlu anının inşasıyla huzurlu, 

    belki sadece var olmayı tercih eden öylesine biri olmayla başlasam, 

    kendimi kaybetmeden önce kendimi tanımayı seçsem, 

    yorgun olmanın sonuçlarını değil sebeplerini görüp mutlu olabilirdim. 

    ben sadece yorgunum. 

    neden yorulduğunu sormayı unutmuş, 

    nasıl yorulduğunu anlayamamış, 

    kimseyi sevememekten muzdarip, 

    kimsenin onu sevmemesiyle yakınan 

    belki mutlu bir an için sonsuza kadar bekleyecek 

    belki yarın bütün bunları unutup yeniden yorgun hissedecek 

    ama kaçmaya devam edecek 

    kendine kendi aynasından bakmaya asla cesaret edemeyecek 

    gecenin bir yarısında çalan bir telefon için heyecanlanmadan solup giden bir kalp atışı olarak kalacağım.

    yorgun olmanın ayrıcalık

    mutlu olmanın sürgün olduğu bir dünyada

    bu dünyadakilerin bütün ayrıcalıklı duygularının sahibi olmanın hayaliyle 

    yorgun ve yalnız uykuya dalacağım

    yakalanmaktan korktuğum duygularımdan kaçarken

    adını bilmediğim bir şarkı eşlik edecek uykuma ve ben yorgunluğuma ara vereceğim.

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.