Bir insanın artık hayatından çıkacağı kesinse ve sen de aslında onu artık istemediğinin farkındaysan, geçmişin o aldatıcı büyüsüne aldanıp da eskinin yaşattığı duyguları yine kapında bekleme.
Çünkü zaman ilerledi, sen değiştin, o insan değişti, ilk tanıştığınızdaki birbirinizi boyadığınız o ön yargıdan oluşmuş renkler şimdi aslını gösterdi. Ve sen işin gerçek boyasını görmene rağmen hâlâ hayal dünyandaki renklere umudunu zincirliyorsun. Oysa zaman devinim halinde olduğu gibi, aranızda yaşananlar da bir devinim halinde boyasını akıtarak gerçekliğe bağlandı. Bu gerçekliğin keskin olduğunu biliyorsun.
Ancak o pembe hayallerinle gerçekliğin zift karasını ne kadar örtmeye çalışırsan çalış, yolun sonunda ancak eline pişmanlıktan gelen bir mide bulantısı, olacakları bile bile kendini o yola sokmanın sonucunda gelen kabullenemeyişin getirdiği uykusuzluk ve hikayenin bitmiş olmasına rağmen karşılıksız umuduna tırmanmaya çalışırken kanayan tırnak etlerinin koyu kırmızıya bürünmesiyle yere çakılır ve kendine üzülmek ile zamanın geçişine boyun eğmekle kalırsın sadece.
"Tamamlanması gereken eksiklik, arzulananda değildir ve bu aşkın tek sorunudur."
-Lacan
Yorum Bırakın