Ferdi Tayfur ve Arabesk Müzik Hakkında

Ferdi Tayfur ve Arabesk Müzik Hakkında
  • 0
    0
    0
    0
  • Türk müziğinin önemli isimlerinden Ferdi Tayfur (gerçek adıyla Ferdi Tayfur Turanbayburt) 2 Ocak 2025 günü vefat etti. Tayfur, birkaç önemli isimle birlikte arabesk müziğin Türkiye'deki en önde gelen temsilcilerinden biriydi. Ölümü, kendisine has ve oldukça fanatik kitlesi başta olmak üzere sevenlerini yasa boğdu.

    Benim babam gençliğinde bir "Ferdici" imiş. Ailesinde yaşadığı sıkıntıların, kayıpların; aşk hayatında yaşadığı hayal kırıklıklarının, parasızlığın ve dahasının tesellisini ve hatta "haykırışını" Tayfur'un müziğinde bulmuş. Tayfur'un genel kitlesinin de babamdan pek farkı olduğunu söyleyemem. Onlar da tıpkı babamın merhumun müziğinde kendi hayatlarından buldukları parçalar gibi bazı parçalar bulmuş. 

    Orhan Gencebay veya Müslüm Gürses'in hayran kitleleriyle bu noktada benzeşen Ferdiciler, Tayfur'a olan fanatizm derecesinde bağlılıklarıyla diğer hayran kitlelerinden ayrılıyorlar. Belki de Türk müziğinde hiçbir şarkıcının/müzik grubunun elde edemeyeceği sıkı hayranlara sahip Tayfur’un müziği, bir dönemin Türkiye’sini anlamak için önemli kaynaklardan biri oldu. Bu insanlar onu neden bu kadar sevmiş ve bağlanmıştı? Aslında bu önemli bir soruydu.

    Tayfur ve arabesk müzik; gecekondunun, köyden kente göçmüşlerin, kenar mahallede yaşayanların acılarını -bazen de iyice ajite ederek- dile getiren bir yol seçti. Bu yüzden dönemin politik kaygıları nedeniyle yasaklara dahi uğradı. Çünkü yoksulların içinde kendini bulduğu bu müzikten bir isyan veya dip dalga doğma tehlikesi statükoyu korkutmuştu.

    Bugün önemli arabesk sanatçılarının iyiden iyiye “devlet sanatçısı” olduğuna bakmayınız. Eskiden arabesk müzik ülkenin içinde bulunduğu politik atmosferde, devletin ancak yasaklayarak engelleyebileceğini düşündüğü bir unsurdu.

    Bu yasakların Ferdi Tayfur özelinde, müzikal kariyerini kötü etkilediğini söylememiz güç. Çünkü yasaklara rağmen Tayfur ve diğer önemli arabesk sanatçıları bir şekilde yollarını buldular ve dinlenmeye devam ettiler.

    Tayfur halk müziğine yönelmesi açısından Orhan Gencebay’dan ayrılır. Gencebay biraz daha pop müziğe yakın eserler üretmiş ve eskiden devleti korkutan o tarzını bir kenara bırakmıştır. Ferdi Tayfur ise ondan farklı olarak halkın sıkıntılarına ses olmanın bir yolunu bulmuştur.

    Ferdi Tayfur sevenlerine bu noktada hiçbir zaman ihanet etmedi ve onları kullanmadı. Uzun süre devletin değil milletin sanatçısı olmayı seçti. Aktif siyasette Gencebay kadar yolunu ve eksenini kaybetmiş bir halde görmedik hiçbir zaman onu. Belki de bu durum onu “Ferdi Baba” yaptı zaten ve hayran kitlesinin ona fanatik bir şekilde bağlanmasına sebep oldu.

    Son günlerde belli bir sol kitle tarafından Tayfur ve arabesk müzik statükocu olmakla, halkı uyutmaya sebep olmakla suçlanıyor. Buna asla katılmıyorum. En azından başta, arabesk müzik özellikle devlet tarafından kesinlikle böyle algılanmamıştı. Devlet, Cem Karaca ile Ferdi Tayfur’u aynı şekilde bir tehdit olarak görmüştü. Eğer önlerine geçilmezse buralardan bir halk hareketi çıkabileceği korkusuna kapılmıştı. Sonrasında arabesk müziğin ve sanatçılarının ne oldukları ve neye dönüştükleri ise, kendilerine attıkları büyük bir kazık ve hayal kırıklığı olarak kalacak.

    Bu yüzden, diğer her şeyi bir kenara bırakarak yazıyorum, iyi ki Ferdi Tayfur ve onun gibileri bu ülkede arabesk müzik yaptı. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.