İnsan davranışını neyin motive ettiği sorusu uzun süredir psikologların ilgisini çekmiştir. On yıllardır süren kapsamlı araştırmalara rağmen, davranışı yönlendiren spesifik güdüler ve bunların sayısı konusunda bir uzlaşma sağlanamamıştır. Bunlardan belki de en çok bilineni Maslow'un İhtiyaçlar Hiyerarşisi'dir. Bu hiyerarşiye göre en temelde fizyolojik ihtiyaçlar (beslenme, uyku gibi) ve güvenlik ihtiyacı yer alır. Daha sonra sırasıyla sevgi ve ait olma, saygı görme, estetik gibi ihtiyaçlar gelir. Hiyerarşinin en üstünde ise bir çok kişini ulaşamadığı bir basamak yer alır: Kendini Gerçekleştirme.
Araştırmalar sonucunda pek çok temel güdü-ihtiyaç ortaya çıkarılmış olsa da bu yazıda bahsedeceğim araştırmaya göre, geçmişteki çalışmalar evrimsel temellere yeteri kadar odaklanmamıştır. Özünde, insan yaşam tarzı çeşitli evrimsel hedeflere ulaşmaya içkin bir şekilde bağlıdır. Dolayısıyla, davranış, davranışsal ekolojide olduğu gibi, temel olarak üreme çabalarını (örneğin, çiftleşme faaliyetleri yoluyla) destekleyip desteklemediğine veya bedenin hayatta kalması ve büyümesine (somatik ihtiyaçlar) odaklanıp odaklanmadığına göre sınıflandırılabilir ve böylece gelecekteki üreme fırsatlarına zemin hazırlanır. Bu iki ana hedef türü içinde, bireyin kendi bedeni, sosyal dünyası, ekolojik çevresi veya dünyayı daha doğru anlaması üzerindeki gelişmeleri üretip üretmediklerine bağlı olarak daha konumlanmış hedefler de tanımlanabilir. Bu şekilde, evrimsel kökenleri ve işlevleri farklı olan on beş güdü belirlenmiştir.
Öncelikle derli toplu görünmesi için tablo haline getirdiğim bu 15 güdüyü görelim.
Tabloda verilen, her bir insan güdüsü, belirli davranış türlerini harekete geçirmektedir. Görüldüğü gibi 15 temel güdü öncelikle Çevresel, Fizyolojik, Psikolojik, Sosyal ve Üreme ile ilgili olmak üzere 5 ana başlıkta toplanmış ardından her başlığın alt güdüleri açıklanmıştır.
Çalışma, bu güdülerin birbirleriyle nasıl bağlantılı olduğunu ve birbirlerini nasıl etkilediğini ortaya çıkarmak için anket yanıtlarının ağ analizini kullanmıştır. Özellikle Statü ve Oyun, motivasyonel yapıların merkezinde yer almakta olup, kaynaklara erişimi kolaylaştırmakta ve beceri gelişimini sağlamaktadır.
Bulgular ayrıca yaş ve cinsiyete bağlı motivasyonel önceliklerde farklılıklar olduğunu göstermiştir. Kadınlar, genellikle Yetiştirme\Besleme ve Rahatlık güdülerine daha fazla ilgi gösterirken, erkekler daha çok Statü ve Cezbetme güdülerine odaklanmaktadır. Araştırmacılar, bu farklılıkların, erkekler ve kadınların evrimsel geçmişimizde oynadığı geleneksel rollere bağlı olduğunu belirtmektedir. Genç bireyler Statü ve Oyun’a odaklanırken, yaşlı bireyler Rahatlık ve Korku’yu ön plana çıkarmaktadır. Sonuçlar, pazarlama, yapay zeka ve ruh sağlığı gibi birçok alanda, farklı motivasyonel ihtiyaçlara yönelik stratejilerin uyarlanmasına yardımcı olacak geniş uygulamalara sahiptir.
Kaynakça
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0191886924003817?via%3Dihub#bb0015
Yorum Bırakın