Hermann Hesse Eserlerinden Okunması Gereken Alıntılar

Hermann Hesse Eserlerinden Okunması Gereken Alıntılar
  • 1
    0
    0
    1
  •    ''Kitaplıklarınızı kitaplarla tıka basa doldurun!''

    Siddhartha, Bozkırkurdu, Boncuk Oyunu gibi birbirinden başarılı eserlerin yazarı olan Hermann Hesse, 20. yüzyılın en önemli yazarlarından biridir. Kitaplarında kendi hayat görüşünü kendine özgü üslubuyla aktaran başarılı İsviçre'li yazar, değindiği budizm, insan doğası, ruh ve iç huzur gibi konularla okuyucularının manevi dünyalarını zenginleştirmeleri sırasında yardımcı olmaktadır. Hermann Hesse'nin manevi dünyanızı zenginleştirmede yardımcı olacak bazı alıntılarını sizler için derledik. Keyifli Okumalar! ''Ve dönüp dolaşıp geleceğe inanan bizler o eski çağrıyı yineleyeceğiz: ‘Öldürmeyeceksin!’ Yeryüzündeki bütün yasa kitapları gün gelip cana kıymayı yasaklasa, hatta savaşta öldürmeler ve cellat eliyle can almalar da bu yasak kapsamına girse, yine de söz konusu çağrı susmayacak. Çünkü tüm ilerlemelerin, insan olmaya yönelik tüm çabaların temelinde saklı yatan çağrıdır bu. Canına kıydığımız o kadar çok şey var ki...'' ''Ne var ki, sözcüklerin renkleri yok, kenarları köşeleri yoktur, bir korkudan, bir tattan yoksunlar. Senin huzura kavuşmanı engelleyen de budur belki, o pek çok sözdür belki.'' "Bir insan pek üzgünse, dişi ağrıdığı ya da para kaybettiği için değil, her şeyin gerçekte nasıl, yaşamın nasıl bir şey olduğunu hissettiği için üzgünse, gerçekten üzgün demektir, işte o vakit biraz hayvana benzer, o zaman üzgün görünür, ama her zamankinden daha gerçek ve güzeldir bu üzüntü.'' ''Bir insanı başkalarından ayıran özellikleri belirlemek, o insanı tanımaktır.'' " 'Dürüst' ne demek? Ne kastediyorsun bununla Hermine?" "Ne bileyim, bir hayvana bak şöyle, bir kediye, bir köpeğe, bir kuşa, hatta hayvanat bahçesindeki o güzelim büyük hayvanlardan birine, bir pumaya örneğin ya da bir zürafaya bak. Göreceksin ki hepsi de kusursuz yaratıklardır. Hiçbir hayvan yoktur ki, bir ara şaşırsın da ne yapıp edeceğini, nasıl davranacağını bilemesin. Hiçbiri sana yaranmak, kendini sana beğendirmek gibi bir amaç gütmez. Tiyatro nedir bilmez hayvanlar.'' "Şimdiye kadar öğrendiğim tek şey, hiçbir şey öğrenemeyeceğim oldu." ''Dünya ileride nasıl bir seyir izlerse izlesin, seni şifaya kavuşturacak hekimi ve yardımcıyı, bir geleceği ve seni yeni atılımlara itecek gücü her zaman yalnızca kendi içinde bulacaksın, senin o zavallı, kendisine hep kötü davranılmış, esnek, asla yok edilemeyecek ruhunda.'' ''Yaşam konusunda bir fikrin vardı; içinde bir inanç, bir beklenti yaşıyordu; eylemlere, acılara, özverilere hazırdın. Ama yavaş yavaş anladın ki, dünya hiç de senden eylemlerde ve özverilerde bulunmanı istemiyor; yaşam, kahraman rollerine ve benzeri şeylere yer veren bir kahramanlık destanı değil, insanların yeyip içmeler, kahve yudumlamalar, örgü örmeler, iskambil oynamalar, radyo dinlemelerle yetinip hallerine şükrettikleri rahat bir orta sınıf evidir.''
    ''Senin hoşuna gidiyor, senin için bir değer taşıyorsam, senin için bir ayna oluşturuyorum da ondan; içimde bir şey var, sana yanıt veriyor, seni anlıyor...'' ''Düşünme denen şeyin çilesini çekmeyenler sabahleyin yataktan kalkmayı kıvançla karşılar, yeyip içecek olmasına sevinir, yeterli bulur bunları, durumun başka türlü olmasını istemez.''
     Kaynakça:1,2

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.