20.yüzyılın en akılda kalan isimlerinden biri olan Pablo Picasso, yaşamı boyunca sanatsal üretim kavramını ön planda tutan ressam, heykeltıraş ve deha gibi farklı kimlikler kazanmış başarılı bir sanatçı. Picasso, yaşamı boyunca yaklaşık 50.000 eser üreterek sanatsal üretimini de doygunluğa ulaştırdı. 1907-1914 yılları arasında Kübizm sanat akımında, durmak bilmeyen yapısıyla resim tarzını geliştirerek üretim hayatına devam etti. Ünlü ressamın sanatta yeni olan her şeye karşı bir ilgisi de oldu. Picasso'nun ilgi duyduğu yeniliklerden biri de yalnızca ışık malzemesiyle yapılacak, başarılı fotoğrafçı Gjon Mili tarafından gelen teklif ile birlikte ikilinin yürütmüş olduğu ışık boyamaları oldu. Bu başarılı çalışmanın bazılarını sizler için derledik. Keyifli Okumalar! 1948 yılında Fransa'daki evinde fotoğrafçı Gjon Mili tarafından ziyaret edilen Picasso ilgisini çeken bir teklifle karşılaştı. Her türlü malzemeyi eşsiz yaratıcılığı ile sanatsal bir çalışmaya dönüştürmeyi başaran ve yeniliklere açık yapısıyla akıllara kazınan ünlü ressam Picasso, Gjon Mili'nin boya yerine yalnızca ışık kullanarak sanat yapma fikrine oldukça sıcak baktı. Gjon Mili'nin daha önceki ışıkla yapılan çalışmalarını da inceledikten ve kısa bir denemeden sonra Picasso çalışmalara başladı ve bu yeni deneyimden oldukça keyif aldı. Yaptığı işten keyif aldıkça daha fazla üretmek isteyen ünlü ressam ışıkla denemelerinden tam olarak 30 görselden oluşan bir çalışma ortaya çıkardı. Picasso'nun kendi çalışmalarında da görmeye alışkın olduğumuz boğa, sentor ve kendi imzası gibi figürleri ışık kullanarak yapmış olduğu çalışmaların görsellerinde de görmekteyiz. Ünlü ressamın eşsiz yeteneği yalnızca kısa bir deneme yaparak üretmeye başladığı ışık çalışmalarında da açıkça görülmektedir.

 Life muhabirinin sözleriyle:

''Picasso tek bir deneme yapması için Mili’ye 15 dakika vermişti. Ancak sonuçtan o kadar etkilendi ki, daha sonra Picasso’nun at başlı insanlar, boğalar, Yunan portreleri çizdiği, imzasını attığı beş seans daha yaptılar. Mili fotoğrafları karanlık bir odada iki kamera kullanarak çekiyordu, görüntüyü hem önden, hem de yandan almak için. Uzun pozlama sayesinde ışık çizgilerini yakalıyordu.''

Picasso'nun başarısının yanında Gjon Mili, ışık gibi anlık kaybolan bir malzeme ile yapılan eserleri yakalamanın zorluğunu umursamadan çektiği fotoğraflarla başarısını ve yeteneğini bir kez daha ispatlama fırsatını yakaladı. Birbirinden başarılı sanatsal çalışmaları yakalayabilmek için Mili, 90 derecelik açılarla konumlandırılmış olan ve  çalışmaları aynı anda farklı noktalardan görmeye olanak sağlayan kameralar kullandı. Çalışmanın bir diğer özelliği ise Picasso'nun yaptığı resimleri çizerken görememesiydi. Ünlü ressam çizdiği resimleri yalnızca Gjon Mili'nin çektiği fotoğraflardan görebildi. Bu başarılı fotoğraflar, 1950 yılında New York‘un Modern Sanatlar Müzesi‘nde sergilendi. Kaynakça:1,2,3,4