Herkese merhaba! Yeni yıla çok az bir zamanın kaldığı şu günlerde hepimiz yeni kararlar almaya, ‘bak artık bu sene bu hayalimi kesinlikle gerçekleştiriyorum!’ demeye başladık sanırım. Hayal kurmak güzel şey, tabi bir anda Çin’in Wuhan kentinden çıkan bir virüs gelip bütün dünyanızı başınıza yıkabilir ama olsun, biz heeer zaman geleceğe karşı umutla bakmaya devam edelim. Geçen haftaki yazımda çok ama çok güzel bir seriye başladık. Tekrar kısa bir hatırlatma yapalım. Dünyada asırlardır süregelen düzeni kırmak ve kadınların da gayet başarılı işler çıkartabileceğini görmemiz hepimiz için esin ve motivasyon kaynağı. Farklı sektörlerden marka kuran, çok güzel işler başaran kadınların hikayelerini, hepimize ilham olması için paylaşmak ise benim için aşırı keyifli. Bu haftaki turumuzun konuğu moda sektörüne yeni adım atmış ve kendi markasını oluşturma sürecinde henüz çok yeni bir isim olan Hande Taşer.
Hande Taşer,25 yaşında. Mimar Sinan Üniversitesi Moda Tekstil Tasarımı Bölümü’nden mezun olan kızımızı öncelikli olarak sosyal medya üzerinden ürettiği içerikler ile tanıdık. Yaşayış tarzı ve stiliyle dikkat çeken Hande Taşer’in aynı zamanda çizimleri üzerine çalıştığı ‘Hanthis’ adında bir çizim sayfası vardı. İşte Hanthis’in markalaşma hikayesi de tam olarak burada başlamış. Hani derler ya her şeyin başlaması için öncelikli olarak kendine güvenip de o ilk adımı atmak lazım diye, gerçekten de öyle oluyor. Hande okuduğu bölümün de ona sunduğu avantajlar ile kendi baskı desenlerini üretmeye başlamış. Ona göre, Hanthis ‘Doğadan ve Türkiye’den alınan ilhamlarla oluşturulmuş, baskı desenleriyle renklerden korkmayan, kendini seven, çevresine neşe veren tüm insanlar için üretiliyor.’ Günümüzde tek düze giyinmek, sokakta benzer tarz insanlar görmekten hepimiz çok ama çok bunaldık aslında. Oysaki desenlerin ve renklerin bize verdiği güçle duygusal kimliklerimizi dış dünyamıza da yansıtmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu sebeple cesur tasarımları, sıradanlıktan uzaklığı çok ama çok seviyorum. Her birimiz çok özel, benzersiz canlılarız. Bu farklılığı kıyafetlerimize neden yansıtmayalım? Hande’nin tasarladığı renkler ve desenler de böyle aslında. Her birinde ayrı bir dünyaya kapı açılıyor. Kendinizi bir masalın baş kahramanı gibi hissediyorsunuz. Renkler ve desenler çocukluğumuzdan bir parça gibi geliyor bana. Eğer özümüzü ve kim olduğumuzu kaybetmemek istiyorsak da bize bunları hatırlatacak en iyi yol bu desen ve renkleri üzerimizde taşımaktır diye düşünüyorum. Bunun yanında Hande’nin tasarladığı ürünlerle yeni bir tarzın da oluşabileceğini ve Hanthis’in de bu tarza öncülük edeceği fikrindeyim. Bana kalırsa hepsi birer ilham kaynağı olan bu tasarımlardan sizin favoriniz hangisi oldu?
Bazılarınızın iyi diyorsun, güzel diyorsun ama o kadar kolay mı bu işler? dediğinizi duyar gibiyim. O kadar kolay olmadığını maalesef ben de biliyorum. Yaşadığımız dünyada hiçbir şey kolay değil. Elde etmek istediğimiz şeyler her zaman emek ve çaba gerektiriyor. Ancak bir işle gönülden uğraştığınız zaman size her zaman geri dönüşü oluyor, işte buna eminim. Hande küçüklüğünden beri çizimle, renklerle arasının çok iyi olduğunu söylüyor. Bir şekilde okuduğu okulun da etkisiyle bu ilgisini asla kaybetmemiş ve beslemiş, beslemiş, beslemiş… İşte şimdi de onun için meyveleri toplama vakti! Bu hikayelerin hepsi bizim için birer ilham kaynağı aslında. Hande’nin de bu başarısını takdir ediyorum ve çok daha güzel yerlere gelmesini bütün kalbimle istiyorum. Hep söylediğimiz gibi kadınlar birbirlerine destek verdiği sürece üretmeye, tasarlamaya ve başarmaya devam edecek. Birbirimize kızmadan, küsmeden kız kardeşlik kazanacak. Başka bir ilham kaynağımızın hikayesine görüşene kadar hepinizi kocaman öpüyorum, eğer hikayesini anlatmamı istediğiniz birileri varsa lütfen benimle paylaşın, o zamana kadar bildiğim, bilmediğim tüm kadınların başarılarını canı gönülden kutluyorum. Unutmayın ki asla yalnız yürümeyeceğiz!
referans :
https://www.basedistanbul.com/2020/10/hanthis-ile-tanisin/
https://www.instagram.com/hanthiis/
Yorum Bırakın